Şimale düşen gülmelerim
bil ki
tenimi hiçbir güneş
bu kadar şefkatli yakmadı
gökyüzü yine aynı gökyüzüydü
yeryüzü aynı
kadınların memesinde
bir küçük noktanın adı / yine ben
şefkat ise nerede taşınırdı bilmem
yürek desem
bir tarifi var ki şiirlere çeksem
akıl desem mutlak gelir elimden
paydos
o teperlin üstüne hücum eden sise
kompozisyonu kadraj karelerinde
şimalde öyle sessiz bir yerde
bir yerde
yerde
de
kolların
iki kanadı açmış
pencereme gülmelerin
yani avuçların arsız sızılarını
meşin kırbaç kamçılamaz her zaman
bazen iki damla hüzün düşer / üstüne sebepsiz
bazen ölmek üzereyken sevinin siyası
aşk: üç harften oluşur
çünkü aşk
üç harfin tek başına yarattığı heyecan / değil
hiç bilmediğin
bir adı var seni görmenin
sonra akarsuya bırakırsın kendini
eğer bir ses bitimindeysen
dinsiz bir delilikte seviyorsan
dilsiz de tarif etmektir benimkisi
kuşlarla birlikte
Süleyman’ın alfabesinden
kuşlar mesela
martı ve turna
kuş tüyünden örtünmediyse şayet
deniz nasıl bir tek martıyla konuşabiliyorsa
dağlarda doğurmak üzereyken baharı
turna bilir
ben kendime gülmeyi ısmarladım
ben kendime ısmarladım
gülmeyi
ya sen tanrım?
Kayıt Tarihi : 13.11.2008 21:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

o tepelerin üstüne hücum eden sise' bu dizenizi yazarken unuttuğunuz harfler var lütfen bir daha gözden geçirin. Şiiriniz güzel.Kutluyorum.
namık cem
TÜM YORUMLAR (3)