Sim-i Sahra Şiiri - Raşit Gürkan Durmayaz

Sim-i Sahra, yıllanmış şaraplar meyhanesi...
Derin hülyalar evi o bakış,denizde tak.
Cennetin yirmi iki asırlık viranesi,
Bir bakış ki tenimi,benimi kavuracak.
Sim-i Sahra, yıllanmış şaraplar meyhanesi...

Okurdu yakamozdan gece meltemleriyle,
Bir kadını yengeçler,dalgalar arzulardı.
Bin bir karanlığa müebbet elemleriyle,
Gül kokulu fikrimde mahbus kadın ağlardı.
Okurdu yakamozdan gece meltemleriyle.

Ney'in sesi ateşti,ateş buldum sesinde;
Nirvana'ya tepeden bakan zambak yüzlünün.
Güneş avuçlarında,fikrimse gölgesinde,
Denizlere yaktığım billur türkü gözlünün.
Ney'in sesi ateşti, ateş buldum sesinde.

Geceler dalıyorum siması sanıp Ay'a,
Biçemem gözü alemlere eşdeğer olsun.
Ve bin defa da gelsem şu acuze dünyaya,
Uyuduğu yer benim uyuduğum yer olsun.
Geceler dalıyorum,siması sanıp Ay'a.

Ürkmez aç kurtlar elbet alacakaranlıktan.
Yılanlarsa bir avın sancısıyla vadide.
Onlara ram olmamak için sana ışıktan,
Buğulu sürme çektim ve mülevven bir perde.
Ürkmez aç kurtlar elbet alacakaranlıktan.

Lalenin rüzgarlarda titreyişi saklanır
Deniz kokan o küçük fotoğraf karesinde.
O yarım tebessümde kor bulutlar aklanır,
Aklanır,dile gelir hüzün cenderesinde.
Lalenin rüzgarlarda titreyişi saklanır.

Arıyor anlamını bu kadının gözünde
Bir meleğin saflığı,dinginliği suların.
Nefesler almadadır o var diye özünde,
O var diye bir kalem yazmadan bugün,yarın.
Arıyor anlamını bu kadının gözünde.

Ve dün gece terk etti yıldızlar parlaklığı
Issız bir dağ başından göğe baktığı için.
Utandı o saf tebessümden Ay'ın aklığı,
Bir lacivert sancıya düştüler için için.
Ve dün gece terk etti yıldızlar parlaklığı.

Ceviz kabuklarında gizlidir güzelliği,
Yalnız bizim bahçenin ceviz kabuklarında.
Ki onların da wardır bir şey çizemediği,
Ki anlatamadığım onun yanaklarında.
Ceviz kabuklarında gizlidir güzelliği.

Issızlığa kur yapan bir yabani çiçeğe
Benziyor baştan sona beni bitiren gözler.
Sarsın da kaçamayam, tutunamayam diye;
Yerden çiçek yerine aşkı bitiren gözler.
Issızlığa kur yapan bir yabani çiçeğe...

Çöl Gümüşü'ne...
Bir de yapraklarına...
R.Gürkan