Silik soluk ne kadar sevişmemiz varsa bir saksıya koydum.
Hatırladığım başka bir suret yok.
Kurduğum kalelerin önünden tüm maskeleri söktüm attım ben.
Saksı küçülüyor,kökler eziliyor,su fazla geldi bu kadar ağlamamalıyım!
Yatağım ıslak,sevişmeler ıslak,kan kokusu kadar belirsiz bir koku sardı yaprakları. Akşam olmak üzere,yemeğin altını yakmalıyım ve sen yanık yemek sevmezsin ki!
Ne zaman ve kimden öğrenmiştik biz böyle delice,yaşadığımızı bile unutarak sevişmeyi?
Vücudumun ağrımayan her yerinde buz gezdirdim.
Küçük bir çocuğun saflığı kadar aklandı bedenim.
Morarmış göz altlarım,dudaklarımda geceden kalma biraz kırmızılık,
Boynumda da biraz iz saçlarından kalma olan.
Bir yarımı ben o çamurlu lanet gecede bıraktım.
Yazamıyorum eskisi kadar!
Aşk çiş gibidir,bir düşün.
Geldiği anda yaşanır.
Yaşamamak için direnilirse bedene zarar verir,
Yanlış zamanda yaşanırsa altı ıslak bir sübyanın çektiği tarifsiz acıyı çektirir.
Son kozundur zor zamanlar için kenarda sakladığın sükunet.
Kendine bile sarılamadığın andır aşk.
İrin sızıyor yatak çarşafımın değdiği ahşap ve karıncalı zemine.Bir saç tokasının ne işe yaradığını düşünüyorum saçların olmadan.
Kanım çekiliyor.
Damarlarımda anılar!
Biraz daha otur,biraz daha yemek ye.
Biraz daha ki gidişin için sınırsızca uzayan nedenler yazabileyim.
Bir şarjörün içindeki kurşunların can almasını normal sayanlar kadar basitsin!
Ben en az seninle seviştiğim kadar seviştim karanlık sokaklarla.
Alo!
Aloo!
Alooo!
Sesine cevap alamadığın bir telefon konuşmasına dönüşür her aşk.
Kalbini geri istersin,sanki isteyerek vermediğin bir malmış gibi çocukça.
Dünyanın tüm dilleriyle seviştiğin sıradan bir insana dönüştürürsün aşık olduğun kadını.
Beyaz yastığıma bıraktığın birkaç saç teli ve biraz gözyaşı.
Yağmur yemiş toprak kokusunu anımsatan gömleğini buruşturuyorum.
Odada gördüğüm her nesnenin kesiciliğini araştırıyorum.
Ne denli soğuktur buz dolu bir küvet.
Ve bedenimden kan çekildiğinde gözlerimdeki aşkı görebilir misin?
İktidarsızlığını iktidar sayan bir iktidarsızın iktidarında ne kadar yaşanabilirdi ki Aşk?
Çimenlerde uğur böceği arıyorum olur da dilek dilersin diye.
Kanadı kırık tüm kırmızılıklar ellerime doluşuyor.
Dilek diliyorum,uçamıyorlar!
Ağır geliyorsun onların kanatlarına bile!
Bir insanı unutmak için başka bir insan harcanır.
Bir acıyı unutmak için başka bir acı aranır.
Bir aşkı unutmak için başka bir bedene sarılınır.
Aşk,acı,insan…
Hiçbiri de unutulmaz.
Kayıt Tarihi : 15.12.2011 20:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!