İçimde bir sıkıntı var yine bu gün.
Dert mi desem, aşk mı desem, hasret mi?
Gökyüzüm karanlık herdaim.
Perdem mi çekilik, bulut mu desem, kasvet mi?
İstanbu'u izliyorum hayretle.
Ve akvaryumumda yüzen şu rengarenk balıkları.
İstanbulu izliyorum bir tepeden.
Caddeleri kahkahayla inleten kalabalıkları.
Düşünüyorum da acaba nedir bu mutluluğun sırrı?
Bu ne memnuniyettir arkadaş?
Et mi ucuzladı, ekmek mi?
Yosa acı çekmek mi?
Bir bıkmadı otobüsler ayakta gitmekten.
Yürümüyor bu emektar araba,
Ve her sabah itmekten bıkmadık.
Ne acıdır ki hastalığımızın tanısı verem.
Ve bu ülke unuttu unutalı benliğini, koskoca bir harem.
Ve satılmışız çoktan.
Ölüsü para ediyor kimimizin kimimizin dirisi.
Hadım ağamızda güyâ halkçı birisi.
Fabrikalar, şirketler, bankalar, marketler..
Ölmüşüz de haberimiz yok be hepten.
Ötesi berisi yok bunun, kim ne derse desin farketmez.
Kim ne derse desin, yalandır gerisi.
Bekir Dalkıç
Kayıt Tarihi : 10.9.2018 00:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)