Sıkıldım İçime Düşmekten... Şiiri - Yoru ...

Dilek Burak
68

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

hangi düşe gözüm değse
ucu yanık bir mendil
dilime birikiyor
yırtıyor içimi sonra...

hangi tümceye sığınsam
içimde seni güzelleyen her sözcük

Tamamını Oku
  • Necdet Arslan
    Necdet Arslan 03.06.2011 - 16:21



    Çözümlemelerin şiiri..''O'' olandan kaynaklı,ve o merkeze dönük.
    Var olmanın yeterli olmadığını kanıksıyorsunuz yaşamda,içinde başkaları olmadıkça.

    Kutluyorum Efendim.
    Erdemle.

    Cevap Yaz
  • Arap Naci Naci Kasapoğlu
    Arap Naci Naci Kasapoğlu 23.03.2011 - 01:16

    bırakalım dizleri kanasın insanlığın dilek..

    uçurtmanın mavisi olmak güzel..kırmızısı..kuyruğu olmak güzel....rüzgarı olmak..bir bulutun beyazında karıncalar gibi toplanmak ne güzell..daha ne be abisi...

    iyi ki varsın ve ben bütün şiirlerini çok seviyorum kardeş..

    arap abiniz

    Cevap Yaz
  • Yaşar Aydın
    Yaşar Aydın 21.12.2010 - 04:46

    cok cok güzel bir anlatimdi.yüreginize saglik.tebrikler
    sevgi ve selamlar efendim :)))

    Cevap Yaz
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur 25.09.2010 - 15:30

    Begenerek okudum tebrikler

    Cevap Yaz
  • Rüzgar Eken Sosyopat Çiftçi
    Rüzgar Eken Sosyopat Çiftçi 20.07.2010 - 01:33

    hangi sözcüğe değse dilim
    gölgesine sığınırım cümlenin.
    ve çarşafa dolanan ne ayaktır ne el
    isterse mendil salla
    ister pakla yüreğimi
    yeter ki gel.

    Cevap Yaz
  • Salim Erben
    Salim Erben 05.07.2010 - 06:37

    Yine kaleme yüklenmiş bitmez tükenmez bir ilhamla
    günaydın güzel bir paylaşım okudum hep gerçekleri anlatan
    aynen hafi harfine eksiğ var fazlası yok kutlarım saygı değer kalem

    Cevap Yaz
  • Müzeyyen Çalkap
    Müzeyyen Çalkap 03.07.2010 - 02:27

    hangi sözcüğe dilim değse
    ucu yanık bir mendil
    gözlerime birikiyor
    yırtıyor içimi sonra,
    sonra yırtıyorum yastığıma
    düşen izi,
    hangi sözcüğe sığınsam
    içinde sen geçen her tümce
    düşük doğuyor.
    ihtimalsiz gece,
    üşümüş bir harf gibi Ay
    çarşafıma dolanıyor
    düşmese de insan
    d/izleri k/anıyor…

    sıkıldım içime düşmekten....

    içimdeki fısıltılarla cebelleşirken rast geldim bu şiire...
    çok güzel.

    Cevap Yaz
  • Yüksel Nimet Apel
    Yüksel Nimet Apel 15.06.2010 - 08:10

    Ne güzel bir şiir bu, içtenlikle tebrik ediyorum.

    Cevap Yaz
  • Nehreyn Rüzgar
    Nehreyn Rüzgar 21.04.2010 - 00:01

    şiir, çıkar gelir bacadan..
    duman duman..

    Cevap Yaz
  • İrfan Yılmaz
    İrfan Yılmaz 30.12.2008 - 15:50



    Sevgili Kardeşim: Dilek Burak'a sevgi ve saygılarımla...

    Günlerdir antoloji'deki kardeşlerimin şiir sayfalalarına birkaç cümlelik de olsa bir yorum düşebilmek gücünü kendimde bulamadım. Televizyonda izlediğim haberlerde insan ruhunu derinden yaralayan savaş görüntüleri ister istemez insan aklına
    cevap arayan bazı soruların takılmasına sebep oluyor. Bir şeylerin yanlış gittiği kesin!

    Çocukluk günlerimde gazetelerde boy boy resimleri çıkan Moşe Dayan ile Cemal Abdül Nasır döneminden beri Filistin Sorunu çözülemiyorsa bir şeyler yanlış gidiyordur veya bazı güçler bu sorunun çözümünü istemiyor demektir. Bu da varlıkları ve iktidarlarının devamının bu sorunun var olması ile mümkün olduğu kuşkusunu beraberinde getirmektedir.

    Aklımın tarih süzgecinden geçmişin tarih sayfalarına kısa bir yolculuk yapıyorum: Ortadoğunun Haçlı Seferlerinin akınına uğradığı dönemde Sultan Selahattin Eyyubi'nin savaşta yendiği Hiristiyan askerlerine gösterdiği şevkat ve merhameti düşünüyorum. Aslan Yürekli Rişar'ın hastalandığında ölüm döşeğindeyken Sultan Selahattin'in kendi hekimini gönderek İngilizli Richard'ı tedavi ettirmesini düşünüyorum. İnsan ve toplum sevgisini kendine destur edinmiş, kendi kişisel çıkarlarından gönüllü olarak vazgeçen, ömrünü insanlığa adayan Mevlana, Yunus Emre, Pir Sultan Abdal, Hacı Bektaşı Veli ve daha nice gönlü insan sevgisi ile dolu tarihin yüce bilge ve şahsiyetlerini düşüyorum... ve Osmanlı Dönemi : Sadaka, fitre ve zakat vermek için bir tek fakirin bulunamadığı Sultan II. Murat dönemi, kırk altı yıl adaletle yönetilen bir bir imparatorluğun Kanunî Sultan Sultan Süleyman dönemini düşünüyorum.

    Bir de zalim diktatörlerin dönemlerini, insan ister istemez düşünmeden edemiyor. Önce kendi halkının en sonunda da kendisinin mahvına sebep olan zalim diktatörlerin isimleri yazmaya gerek görmüyorum. Bunları zaten biliyorsunuz.

    Bir şeylerin yanlış gittiği kesin: Eğer ki; bir zamanların iki kutuplu dünyası tek kutuplu dünyaya doğru gidiyorsa, birileri Dünya Ticaret Merkezinin de aralarında bulunduğu İkiz Kuleler ve Pentagon gibi stratejik öneme haiz hedeflere yolcu uçaklarını canlı bomba niyetine kullanarak saldırı emrini verebiliyorsa, Balkanlar, Kafkaslar, Ortadoğu, Filistin, Afganistan, v.b... Dünya'nın dört bir yanına barış, kardeşlik ve huzur hakim olamıyorsa, Eğer ki iletişim çağında geldiğimiz günde dünyanın gündemine Küresel Ekonomik Kriz diye bir kavram giriyorsa bir şeylerin ters gittiği kesin...

    Üretime teşvik edilmeden, kısıtlı imkanlarına insanın aklını alan çarpıcı reklamlarla lüks tüketime alıştırılan ve kredi kartı mağduru konumuna düşürülen vatandaşlarımızın sayısı: On sekiz milyon kişiyi geçti ise bir şeylerin ters gittiği ülkeyi tasarladığı bir yöne götürme gayreti içinde olduğu kesindir.

    Dünyanın yarısı açlık ve kimilerinin vahim iddilarına göre bilinçli olarak topluma bulaştırılmış soy kırıcı hastalıklarla yaşam mücadelersi verirken, kimi ülkeler aşırı beslenmekten Kolesterol, Trigiserid yüksekliği gibi obezitenin kaçınılmaz sonucu kalp ve damar hastalıkları ile uğraşıyor ve bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar için ayrılan toplam ödenek; dünyadaki bütün açları doyurabilecek bir bütçeden daha fazlasına sahip ise bir şeyler ters gidiyor demektir.

    Güzel yurdumun eli öpülesi güzel insanları işsizlik ve gizli açlığını onurundan dolayı kimseye sezdirmeme çabası içine girdiyse, Yirmi beş yıllık hekimlik hayatımda muayenehaneme utana sıkıla gelen dilencilerin sayısı; parası olmadığı halde bir tek hastayı kapıdan geri çevirmemiş olmama rağmen, gelen hasta sayısından daha fazla ise birşeyler ters gidiyor demektir.

    Şimdi hayırlısı ile yeni bir yıla giriyoruz. Televizyon haberlerine bir göz atınız: Bir yanda bombalanan yerleşim yerleri, kucaklarda hastanelere taşınan yaralı çocuklar, Gözü yaşlı melek yüzlü anneler, Feryat eden babalar, elinden hiçbir şey gelmeyen ak sakallarına inci gibi gözyaşı süzülen dedeler; öbür yanda yeni yılı nasıl kutlayacağının şakınlığına düşmüş, büyük alış-veriş merkezlerinde çılgınca alış veriş yapan insanlar.

    Gönül isterdi ki yukarıdaki satırların yerine Dünya'mıza barış kardeşlik ve huzurun hakim olduğu satırlar yazılabilseydi. Her ulus kendi gelenek ve göreneklerine göre kendi yurdunda özgürce yaşabilseydi de başka bir ulusun sömürü ve siyasi direktiflerine maaruz kalmasaydı.

    2009 YILI 'nın bütün Dünya'ya barış, kardeşlik ve huzur getirmesini, savaşların son bulmasını, insanların özgürce üretim yapıp âdil bir paylaşım yaptıkları bir ekonomik yapıya kavuşmaları dileklerimi sayfanıza bırakıyorum.

    Yeni yıl siz değerli kardeşime, sevdiklerinize ve sizi sevenlere mutluluk getirir inşallah.

    Her şeyin sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olması dileklerim ile muhteşem eserinizi tebrik ediyor kalemizin daim olması ve her dem güzelliklerin altına imza atması dileklerimi sayfanıza bırakıyorum.

    Değerli sayfanız aracılığı ile bu yazımı okuma zahmetine katlanan sevgili antoloji üyesi ve antolojiye misafir olan kardeşlerime sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 30.12.2008.

    Dr. İrfan Yılmaz.- TEKİRDAĞ.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta