düze yazdım içimin eğrisini
aynı minval üzere dereleri düz gittim
kısır döngüsünde denizin sıkıştıkça karalar
şeffaf labirentleri özlerdi uyuyan mâr
kıyılarak çıktım kendimden emanet bir güneşe
ki pusudaydı bilmezdi ağlamayı
hesabını tutmadı acının defter-i kebirde
ışığa gizlerdi öznel matemiyle
içsel patlamaları
suları kışkırtıyordu uçurum kenarında
hangi ândan mirastı bu karın ağrısı
hüzne budanan güzdeki duman
dağlara çiy bırakan Kızılderili ağıdı?
küsmüştü Ra’nın akrebi Mu’ya
kararırken yüzümün seherindeki nur
tükenmişti yaz
yazı
ve yazgı
gittim!
düşürerek taşa kazınmış bütün harfleri
bir münzevi kadar yoksul ve mağrur
çünkü daha kolaydı geriye bakmamak
ölüme gebe kalmaktan
eğri bir harf unutuldu
ne yazık!
gittim!
gitti..
git…
gi…
g….
küstü harf
koşmayı bilememişti!
(9 - 20 Şubat 2005)
('ŞİKÂYETNAME', Hayal Yay. Temmuz 2010, Sayfa 7)
Kayıt Tarihi : 21.2.2005 00:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Okur olmasaydı, neye yarardı yazar?
Sevgi, selam ve gerçekten teşekkürlerimle:)))
ne yazık! //
Hissedebilene...
Sevgilerimle
TÜM YORUMLAR (4)