Siirt Şehrengizi Şiiri - Nihat Malkoç

Nihat Malkoç
1595

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

Siirt Şehrengizi

Siirt sevgi köprüsü, Güneydoğu ilidir
Gönül bahçelerinin hiç solmayan gülüdür
Üç dilli kardeş şehrin nice çağları vardır
Göklere nazar eden yüce dağları vardır
Eruh, Baykan, Pervari, ne doğaldır her hâli
Dolunay misalidir, Siirt'in gül cemâli
Zaman iz eylemiştir, tarihin izlerini
Mezopotamya taşır mâzinin gizlerini
Diriliş muştusudur Ulu Cami’de ezan
Yazın ardında kış var, hüzne gebedir hazan
Kurtalan İstasyonu, ne ayrılıklar görmüş
Kaderin ağlarını hasret ipiyle örmüş
Zamanın tanığıdır Siirt Saat Kulesi
Kartal yuvası gibi, kadim Şirvan Kalesi
Billoris Kaplıcası, şifa kaynağımızdır
Mavi göklere komşu Herekol Dağı'mızdır
Kardeşliğin şiarı, nişan sensin Siirt'im! ....
Bu çağın ahvaline şaşan sensin Siirt'im! ...

Bahar mevsimi gelir, çiçeğe durur dağlar
Çiftçiyi mağdur etmez, bereketlidir bağlar
Leziz perde pilavı, bakır kaplarda pişer
Zengin sofralarından bize de bir pay düşer
Doğumuzdan yükselen berrak ışıktır Tillo
Evliyalar diyarı, Hakk'a âşıktır Tillo
Siirt İslâm'ın mührü, evliyalar yatağı
Erenlerin yurdudur, hakikatin otağı
Tillo'nun kalesinden ne güzel doğar güneş
İçimizi ısıtır, zulmeti boğar güneş
Çalar davul zurnalar, halayla coşar Siirt
Kararlı adımlarla yarına koşar Siirt
Beş vakit yankılanır ezanların gür sesi
Veysel Karanî'mizin Baykan'dadır türbesi
Şehrin güzelliğini bir ömür sayamazsın
Büryan tandırda pişer, tadına doyamazsın
Önünde engelleri aşan sensin Siirt'im! ....
Bendinden sel misali taşan sensin Siirt'im! ....

Botan Mağaraları nice gizemler taşır
Bu güzel topraklarda zalim yarayı kaşır
Hoştur Siirt fıstığı, yeşil altın demektir
Alınlardan akan ter, ne kutsal bir emektir
Hakikat dostlarının kardeşliktir gayesi
İçimizi ısıtır Siirt battaniyesi
Görmeden dönmemeli Erzen Ören Yeri'ni
Rabbim ne güzel yazmış Siirt'in kaderini
Doğar yüksek dağlardan, Uluçay akar gider
Kordur sıla hasreti, yüreği yakar gider
Nevruz bir uyanıştır, bülbüller güle gelir
Baçova Yaylası'nda tabiat dile gelir
Tillo, Anadolu'ya ışık saçan beldedir
Bülbülü deli eden eşsiz koku güldedir
Botan Suyu Vadisi sürme olur gözlere
Siirt sığar mı sandın kifayetsiz sözlere?
Aydınlık yarınlara koşan sensin Siirt'im! ....
Bir bayram neşesiyle coşan sensin Siirt'im! ....

Zaman yormuştur seni, intizara dalmışsın
Onca güzelliğini Yaradan'dan almışsın
Damaktan tadı gitmez ne hoştur zivzik narı
Yalnızca Dağları'nın kolay erimiz kar'ı
Hicranın sancısını ruhunda duyansın sen!
Uluların sözüne, yoluna uyansın sen! ...
Uzayıp giden yollar yakın eyler ırağı
Büyük âlimlerin var, İpekyolu durağı...
Boşuna dememişler "Güneş doğudan doğar"
Ufuktan doğan güneş, karanlıkları boğar
İsmail Fakirullah toprağına can verir
İbrahim Hakkı ismi sana heyecan verir
Toprağına değişmem bu dünyanın malını
Bir yiyen bir daha yer Pervari'nin balını
Birliğin çeşmesinden içip de kanansın sen
Gurbete düşenlere hasretle yanansın sen
Özleminle yüreğe düşen sensin Siirt'im! ...
Yürek yaralarını deşen sensin Siirt'im! ...

Eşsiz güzelliğinle cenneti andırırsın
Leylâ gibi görünür, Mecnûn'u kandırırsın
Ey gül yüzlü şehrayin, bir rüya kasrısın sen! ...
Bu kokuşmuş zamanın aydınlık asrısın sen
Dünyalara değişmem toprağını, taşını
Soframdan eksik etmem şişe şirten aşını
Hakikat dostlarını üstünde taşıyorsun
İhtişamlı mâzini düşlerde yaşıyorsun
Uygarlıklar beşiği, sonsuzluğa akarsın
Hasretin baldırandır, yürekleri yakarsın
Kadim sokaklarında tarihin nabzı atar
Kutlu topraklarında nice Hakk dostu yatar
Gurbete düşenlerin yüreğinde harsın sen
Karakışın ardından gelen nevbaharsın sen
Baharınla kışınla bugün dünden güzelsin
Barışı çağıran dil, bayrak tutan ak elsin
Zamanın ateşinde pişen sensin Siirt'im! ....
Mâzinin küllerini eşen sensin Siirt'im! ....

Nihat Malkoç
Kayıt Tarihi : 9.11.2016 14:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nihat Malkoç