Şiirlerimi Bıraktım Oaraya. Vasfiye Doğan

BİR ŞAİR : Vasfiye DOĞAN
BİR ŞİİR : ŞİİRLERİMİ BIRAKTIM ORAYA

Vasfiye DOĞAN’ın Yukarıdaki adla Ocak 2025 tarihinde KDY - DOĞRUDAN YAYINCILIK’tan çıkan şiir kitabı kütüphanemdeki yerini aldı.
‘’ Değerli Arkadaşım Necdet Bey’e şiir güzelliğinde ve şiir gibi bir yaşam diliyorum. Sevgilerimle .’’ diye yazmış ve imzalayıp gönderme inceliğinde bulunmuş yapıtını Vasfiye DOĞAN.
Kendisine içtenlikle teşekkür ediyorum.
Muğla doğumlu olan Değerli DOĞAN ; ilk,orta ve lise eğitimini aynı ilde tamamlamış. Üç çocuk ve dört torun sahibi. Şimdilerde Fethiye’de yaşıyor.
ŞİİRLERİMİ BIRAKTIM ORAYA ilk kitabı Vasfiye DOĞAN’ın. Biraz geniş tutulmuş yapıt ; 182 sayfaya 131 şiir yüklenmiş. Sunuş yazısı HARFLERİM hayli güzeldi. Takip eden sayfada bir cep içinde aşağıdaki açıklama yer alıyordu :
‘’ Şiir,
Kuşkusuz ,ruhlarımızdaki anlamlı , anlamsız
Bütün çatışmaların izdüşümleriyle kuruldu.
Özünde ise içimizdeki büyük yangınlara, derin denizlere
Ve rüzgarlı vadilerin karanlıklarına aittir.’’
Arka kapakta şöyle diyor Şair :
‘’ Yazmak, düşüncede olanın, akılda kalanın , yürekte iz bırakanın yitip gitmesine kıyamamak ,geriye dönüp baktığında ardında bıraktıklarınla göz göze ,yürek yüreğe gelme meselesiydi.
Çünkü yazmak ; tekrar etmekti hayatı , akılda kalmak , unutulmamaktı . Bazen yol işareti gibiydi , yolu gösteren bir pusulaydı .Bir süre sonra insanın kendini anlatmasından , ona ait olmasından çok daha başka şey olur , birçok yüreğe dokunurdu.
Yazmak aynı zamanda uzun uzun değil ,sayfalarca anlatılamayanı üç nokta ile işaretleyebilen bir yürek hüneriydi.
O ipini kopartmış bir uçurtma gibi insanı alır , gökyüzünün bilinmez uzak maviliklerine götürürdü.’’
Bu şiirleriyle , yıllar öncesinde bırakılan günlerine , yaşadığı duygu yüklü yıllara , bir uzun yolculuktan duygular yüklüyor Değerli DOĞAN. Kitapta ; türlü olaylar ,olgular ; aşk,umut – umutsuzluk , zaman , iç çatışmaları , ölüm , içinde olunan koşullar , yanılsama , yarınlara özlem , yaşama tutunma istenci ,yaşanılan şehir ve mekanlar , renklerin gizemi ve etkileri , yürek sesleri , dönenceler , çocukların düşündürdükleri , sürgün , savaşlar ve insanlar , geçmişe özlem…gibi yaşamımızın demirbaşı olan sayısız izleğin içten içe yansıtıldığını gördüm.
Serbest olarak kaleme alınan bu şiirlerin çoğunda geride kalınan yıllara yöneltilen özlemler dikkat çekiyor. İçinde yaşadığı coğrafyanın türlü kesişim noktalarında yaşadıklarını yoğun duygular doldurmaktadır şiirleri. Bu duygular, kendisiyle yaşıt bir geçmişin izlerini dillendirilmesinden başka bir şey değildir. Bu duygular Şair’in dizelerine boylu boyunca yansır. Örtük de olsa bir sıla özlemi yok değildir bazı dizelerde. Özlemi alabildiğine öne çıkardığı olur. Gecelerin gizemiyle yoğrulan yaşanmışlıklar, yaşanılamadığı için dondurulanlar bir gizemin içine gömülmüştür. Toprağın kutsallığı ve doğanın çekiciliği başarıyla aktarılır. Şair’e göre toprak, yaşamı özleyenlerin diliyle dizelere dökülerek sözün özünü oluşturur.
Kitaplarla dostluğunun yıllar içinde şiir, deneme i kısa öyküler ve anılardan oluşan bir yazma tutkusuna dönüştüğünü vurgulayan Vasfiye DOĞAN’ın yazın yolculuğu sürüyor.
Kendisine , ilerleyen yıllarda kendisinden başka yapıtlar bekleyeceğimi vurguluyor ve başarılar diliyorum.
Bu güzel kitabın değişik sayfalarından birkaç şiirini buraya taşımak istiyorum.
ÖMRÜM
Ömrüm, bir ucunda kışım kıyametim
Bir ucunda güneşli baharım
Ve dibi tutmuş yalnızlığım
Bir ölüp bir dirilmelerim
Islandığım yağmur , geçtiğim sokak
Saçını okşadığım çocuk , gözlediğim yol
Umduklarım sabrettiklerim
Hiç başlamamış bitişlerim
Ömrümm…
Öyküsü çocukluğumun
Evim babam özlemim
Attığım her adım
Pişmanlıklarım ,keşkelerim
Cümlelere sığmayan anlatılmayan
Bütün savaşlarım zamanla
Bütün yenilgilerim zamana
Tutamadığım ,içinden geçemediğim
Kaçamadığım,
İnkarlarım, kabullenişlerim
Yitirdiklerim, içinde yittiklerim
Bir ömre sığan ne varsa
Yaşanan ve ertelenen
Şimdi duruyor ayak uçlarımda.
HESAPLAŞMA
İçimdeki boşluğa assam kendimi
Hesaplaşsam içimdeki benle
Konuşsam,anlatsam öyle yalnızım ki
Tarifi yok sonu yok
Dibine kadar yalnızım
Duvarlara anlatsam , şu aptal duvarlara
Saksıdaki çiçeğe, bardaktaki suya
İçim daralıyor , içim sıkılıyor
Boğazımda düğümleniyor harfler,yirmi dokuzu da
Sesliler sessizler, ünlüler , ünsüzler
Hiçbiri anlamıyor beni
Ayrı koyuyorum olmuyor
Yan yana koyuyorum anlamsız
Çekip gitmek istiyorum uzak tepelerde bir yere
Issız, çorak , ayaz
Çekip gitmek istiyorum,pişman,çaresiz…
DEVRİK BİR AŞK MASALI
Kopkoyu ceberrut bir akşam
Masada devrik bir aşk masalı
Sarhoş bir ağızda yuvarlayıp kaybolan kelimeler
Çok şey söylemek istiyor da
Hiçbir şey söyleyemiyor üstelik
Kıyameti kopacak gözlerimin birazdan
Dilim ağırlaşmış
Ellerim eski bir anıyı yakalamış
Raakı bardağında boğmaya çalışıyor
Titreyip duruyor masadaki mum
Söndü sönecek birazdan
Bütün hışmıyla bir rüzgar perdeyi havalandırıyor
Bir bıçak gibi kesiyor geceyi ikiye
Mumu söndürüyor
Karanlıkta şimdi kalbim…
GÖKYÜZÜNDEN TILDIZLAR YAĞDI
Bu gece yıldızlar yağdı gökyüzünden
Öyle sağanak gök gürültülü değil
Usul usul kayar gibi yağdı
Biri umuda düştü
Biri parçalanmış bir hayale
Biri özlemlere
Gökyüzünde ışıktan yollar
Vadilere,göllere,dağlara aktılar
Çocuk kapattı gözlerini bir dilek tuttu
Sıcak bir ev,mümkünse bir ayakkabı
Adam kaldırdı başını baktı
Bir iş istedi , bir de ekmek parası
Kadın açtı avuçlarını
Önce iş istedi
Sonra aşk….