SEN
Sana diyorum sana,
Beni duyuyor musun?
Şimdi bütün şiirlerim,
Şarkılarım, ezgilerim
Hepsi sana.
Hepsi senden yana.
Gönül bu,
Ne yapacağı belli olmuyor ki,
Erken açmış zambak gibi,
Zamansız açmış gül gibi,
Seherde açmış yasemin gibi
Birden, ansızın
Sana doğru açıverdi.
Söz geçiremedim;
Turna oldu, keklik oldu, bülbül oldu
Kanatlarını açıverdi.
Bir kelebek misali,
Sana doğru uçuverdi.
O anda anda her şey değişti,
Dünyama giriverdin,
Kalbime akıverdin.
Biliyor musun?
BİLİYORUM
Anlattığın kadarıyla
Biliyorum önceki hikâyelerini,
Yaşanmış yıllarını,
Acılarını, tatlılarını,
Ama onlara takılmıyorum,
Seni onların arasında aramıyorum.
Biliyorum yaşanmışlıklar girdabını,
Bir zamanlar onun içinde boğuluyordum.
Şimdi boz bulanık seller dindi,
Kuzeyden esen karayel bile sindi.
Şimdi,
Yeniden başlayacak her şey,
Birlikte gitsek aya,
Birlikte söylesek türküleri
Yeniden yazsak öyküleri.
On yedi kasım milat olsun.
Öncesi yok ve sonrası,
Bizim olsun.
Çiçeklerin açarmış her bahar,
Gel birlikte bir hikâye yazalım,
Bir şiir, bir şarkı
Sözleri bize ait olsun,
Hem benim hem de senin
Umurunda olsun.
BULMACA
Yüzüne baktıkça,
Yüreğim ağzıma gelir.
Heyecandan mı yoksa korkudan mı?
Seviyor mu sevmiyor mu?
Çözülmez bir bilmece.
Ah bir bilsem.
Bir çözebilsem.
Ne kaygılarım kalacak,
Ne korkularım.
Karabasanlarım gidecek,
İçimdeki sıkıntı bitecek
Kendimce yeni bir yola gireceğim.
Seviyorsan göklere uçacağım.
Sevmiyorsan…
Senin sevgini çıkınıma koyup,
Yitip gideceğim.
BEN DE GÜLEYİM
Gönlümü zülfüne bağlayan dilber,
Yüzüme gül ki ben de güleyim,
Lalem misin, sümbül müsün sen nesin?
Söyle adını ben de bileyim.
Kemendini boynuma takan dilber,
Cemalini göster bana, methedeyim
Huri misin, melek misin sen nesin?
De ahvalini bende bileyim.
Aklım alıp gönlümü çalan dilber,
Salında gel selvi boyu öveyim,
Giymişisin alı moru ay gibi,
Ay mısın gün müsün bileyim.
Aşıkları kendine kul eden dilber,
Salında gel boyun posun göreyim,
Garip Kul Bekir’i takmışsın peşine,
Manav mısın, kasap mısın bileyim.
DEMİŞLER
Gururlanma gönlünü düze indir,
Hor bakmak yüzündeki kibirdir,
Dalma göllere suyu derindir,
Batarsın sözümü dinle demişler.
Güzelim deyi inme meydana,
Ne güzeller aldandı bu yalana,
Sırma saça deli gönül dolana,
Çöz saçını tarak almaz demişler.
Kör olma aç gözünü görsene,
Del olmuşum şu halimi bilsene,
Sevgi dolu bir cümlecik desene,
Kalpsiz olma vebali var demişler.
Ahu bakışların şirin sözlerin,
Elini vermedin tutmaz olsun dizlerin.
Beyaz iken kararırsa yüzlerin,
Kul Bekir’in ilencidir demişler.
MÜJDELİ HABER
Bir gün olur ya,
Müjdeli bir haberin gelir.
Geliyorum dersin,
Gönlümü seriveririm ayaklarına,
En nadide ipek halı gibi.
Sonra ulu dağın karını getiririm,
Bahçemdeki nardan, serin bir şerbet yaparım,
Kalbimden kadeh yapar sunarım sana.
SAY Kİ
Say ki uçurumdayız,
Say ki her an birimiz atlayacak.
Say ki bir el,
Önce seni tutacak.
Sonra da sen beni.
Böyle olacak biliyorum.
Elimi uzattım sana,
Elini uzatırsan tutacağım,
Elini uzatırsan, sonsuza koşacağım.
Gönlünü verirsen,
Bulut toplayacağım,
Yağmurlar yağdırıp toprağı mutlu kılacağım
Seni sevmekte geç kaldım,
Say ki daha önce yoktum,
Yaşamıyordum,
Say ki bir yerlerde bir şeylerle uğraşıyordum.
Ama şimdi bir kar tanesi gibi sana geldim.
Gönlüne alırsan,
Erimem yaşarım,
Avuçlarına alırsan beni,
Umutlarım yeşerir,
Daha çok severim seni.
Say ki uçurumdayız,
Say ki her an birimiz atlayacak.
Say ki bir el,
Önce seni tutacak.
Sonra da sen beni.
Böyle olacak biliyorum.
Elimi uzattım sana,
Elini uzatırsan tutacağım,
Elini uzatırsan, sonsuza koşacağım.
Soner Caner
Kayıt Tarihi : 11.8.2024 23:00:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!