6.Haset yada İmrenme:
Gençlikte ilk şiir yazma hevesleri belki de bir arkadaşımızın yazdığı güzel bir şiiri onun “Hatıra Defteri” nde görmekle oluşur. “Ne güzel yazmış, “deriz kendi kendimize..Belki de arkasından,”Acaba ben de yazabilir miyim? ” diye sorarız. Bu soru içimiz de bir yerde durur bekler..Ne zamana kadar, belki durum olgunlaşıncaya kadar..Diyelim, kalemimiz olgunlaşıncaya kadar. O zamana kadar şairin dolması gerekir. Hiç bir pil dolmadan akım veremez. Kişinin de yazma aşamasına gelmesine kadar geçen bir süre vardır. O süre içinde şair kendi kendini yetiştirir (Ne kadar yetiştirebilirse!) . Bu süreç içinde okuldaki iyi Türkçe öğretmenlerinin, edebiyat öğretmenlerinin bize oldukça katkıları olur. Bir edebiyat öğretmeninin ezbere okuduğu, içimize işleyen bir şiir biz de “Aman Allahım, ne kadar güzel bir şiir, hoca da ne kadar güzel okuyor…” duygusunu uyandırır, dolayısıyla içimizde bir imrenme, özenti ve taklit duygusunun uyanmasına sebep olur. “ Ben de böyle güzel şiirler yazabilir miyim,” düşüncesi, gün olur arkadaşınız Ahmet’in defterlerinde yazdığı şiirleri görünce,iyice hasetliğe döner..”O yazıyor, ben niye yazmayayım..Benim Türkçe notum daha yüksek..” dersiniz. İlk dörtlükler, bunların eşe dosta çekimser gösterilip ilk övgülerin alınması, artık şairi uçurur..Bu arada karşında bir de kendisine şiir yazılacak bir ilham perisi varsa,değme gitsin, şiirler akıp gelir..Bu ilk şiirler biraz da kız tavlamaya yarar. Sevgilinin defterinin arasına sokulur..Gizlice gönderilir.
Şu şiire bir bakın “Bekleyen”:
Bak rüzgarlar esiyor sevgilim
Karlı dağlardan gelmiş rüzgarlar
Gidip geldiğin okul yolunda
Yüzüne kırbaç gibi vuruyorlar.
Şapkanı sıkı tut sevgilim
Dağılmasın o ipek saçların
Ben ateşlerde yandığım günlerde
Hep bal renkli saçlarını aradım.
Yakanı iyi ört sevgilim
Yoksa sen de ateşlerde yanarsın
Beni unuttuğunu sandığın günlerde
Yanıldığını çok iyi anlarsın.
Bak tam, karşı köşedeyim sevgilim
Uçan şapkanı tutup vereceğim
Sonra aşkmış,elemmiş boş verip
Çekip uzaklara gideceğim.
İşte, biraz haset, biraz imrenme biraz özenti derken,siz de şair oldunuz çıktınız. İlk şiirlerinizi eşe dosta okuttunuz, onlar da oldukça beğendi.. Ama içinizde bir ukde’dir, 'Bu şiirlere bu işten anlayanlar,ne der..? ” diye sorarsınız. Peki, bu işten anlayanlar, yani şiirden anlayanlar kimlerdir? Önce, Dergi Editörleridir..Öyle sayılı dergilere kendini kabul ettirebilmek kolay değildir. Gönderirsiniz...Haber alamazsınız. Gönderirsiniz, telefon edersiniz..”Belki,gelecek sayıya..” derler. Çıkmaz. Canınız çok sıkılır. Fakat, ısrarlı arayışlarınız sonunda bir gün bir derginin yapraklarında adınızı görürsünüz. Ve uçarsınız. Veya uçtuğunuzu sanırsınız. İşte sonunda yazılı bir belgede sizin de adınız vardır; falan derginin falan sayısında şiiriniz çıkmıştır. Havanız bile değişir.. Eş, dost inanamazlar.. Arkadaşlarınız, inanın çok kıskanırlar. Fakat artık siz varsınız. Bundan sonrası size kalmış, ya bütün bir ömür sürecek “Şair”lik macerasının peşinde sürtüp durursunuz..Veya ağır bir meslek sahibi olup, “bütün bu hafifliklerden” kurtulursunuz.. Şiir Miir,neymiş o…Gülünç şeyler..olgunluğuna kapılırsınız. Ama şiirden bu denli uzak düştüğünüzde, hayatınızdan bir damarın da koptuğundan emin olabilirsiniz. Şiir bitti mi hayat damarlarınızdan biri tükenmiştir. Artık kuru bir adamsınız. Çünkü hayatınızda şiir yok, edebiyat yok, sanat yok..Çok biliyorsunuz ama niye yaşıyorsunuz ki?
Şiirin kaynakları bu kadar mı? Arayan çok nedenler bulabilir..İşte biz sizinle şöyle bir sohbet ettik. Şiir çevresinde. Kötü mü oldu. Şiirden konuşacak, akıl alacak kaç tane arkadaşımız var ki.. Gençken hepsi de şair olanlar..Şimdi mimar,mühendis, avukat vesaire..vs. oldular. Artık biz bize kaldık. İşte o kadar. Şiirden konuşmayacağız da neden konuşacağız. Okuduklarınızı beğenmediniz mi, o zaman siz yazın bana gönderin ben okuyayım. Şiir okumak, şiire dair okumak güzel..İnsanı rahatlatıyor, bu hay-ı huy arasında Ne dersiniz?
Erdal CeyhanKayıt Tarihi : 30.5.2010 05:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

haset edenler çatlasın ....her yiğidin harcı değil öyle ŞİİR yazmak ....günlük iç dökerler anca şiir (!) adı altında sayfalarca...
ben bu yönden biraz şanslıyım 2-3 öğretmenim var ...beni güzel yönlendiriyorlar ama sonunda sözü ALAZ söylüyor tabi :)
Saygılarımla DAİm...
Kutlarım.
TÜM YORUMLAR (2)