ERKEN
Ben hunharca ağladım sen gülerken.
Henüz benim için gülmek çok erken.
Nefesim kesiliyor sen giderken.
Benim için göçmek hâlâ çok erken.
***
BİRİSİ VAR
Bulutlar gibi âsumanı kaplayan,
Birisi var kalbimi yaralayan,
Üstünü çize çize karalayan,
Birisi var hasretinle ağlayan.
***
YENİ YETME
Bir ağaç gibi yapraksız olmaz,
Kalmaz ki bedenimde fer asla.
Henüz yeni yetme fidan solmaz,
Ölmez belki ruhum kara yasla.
***
ER KİŞİ
Yiğitsin göğ ile yerde,
Er kişi börü olurmuş.
Ayağın bastığın yerde,
Yeşil ot solar kururmuş.
***
NOKSAN
Bir gece ansızın karşıma çıksan.
Bak sana yanmışım, kalbimi sarsan.
Benim için ne farkeder ki zaten,
İnan ve bil, sen yoksan herşey noksan.
***
AĞAM
Ağam Alicengiz gelsin abrasın.
Bahadırsa altın tuğa bağlasın.
Kaburganı kalkan ile dağlasın.
Mankurtlar gibi özerkin olmasın.
Koyunu kapan solak yasaklanır.
Orunu yiten şaman yaralanır.
Sağmal ceylan kaçamazsa avlanır.
Töre bu, çölde ülke aramasın.
***
YANGIN DOLABINA İTHÂFEN
Çok parlaktır onun kırmızısı.
Bakınca sızlar gönül yarası.
Ne, ne demek yok öbür yarısı.
Bilmem nerede bu kahrolası.
Ağlar, hattâ meraktan ölürsün.
Sen de nesin diye düşünürsün.
Kapağını açarsan görürsün.
Ve dersin sen bir yangın tüpüsün.
Peki ya o upuzun hortumun.
Ya, başına mı geldi korktuğun?
Sırlansın isterdin mal olduğun.
Halbuki sen farkında olmadan,
Yayıldı namınla meşhurluğun.
***
GERÇEK ŞÂİR
Acıdan ilham almamı sağlayanlar,
Sevmekten, sövmekten korktuğum insanlar,
Hepsinin canları şen ve sağ olsunlar.
Çünkü gerçek şair ben değilim, onlar.
***
ARUZ DENEMELERİ
Göz ve gönlüm körse sanmam, keşke der her kimseler.
Sen bilirsen bil ki sövmem, alkıyanlar bilseler.
Hicve bağlansın ki sözler şol dahî kanmaz buna.
Fâka işler içre ıssız, küfre meyler görseler.
Bitmeyen bir tek ricâm var, köhne aklım kalsa hep.
Anlasınlar bekleyen kim varsa azcık yerseler.
Fâilâtûn / Fâilâtûn / Fâilâtûn / Fâilâtûn
***
EMİR
Müteşekkire mütecâsir emir şöyledir:
Dahî âhir devir; şiire dâir fâkirâne bîkibir,
Mâhirâne bir tâbir ile bilinmelidir her bir
Mütekebbir pîr-i şâir û mütefekkir.
***
KAÇ KÜRÛN
Daha ne kadar tevâlî edecek bu devâhî,
Bilmem kaç kürûn?
Eylerse ihvân cidâl, âtî adalet-i ilahî
Olur ebleh û zebûn.
Kayıt Tarihi : 5.2.2024 10:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Pek beğenmediğim, öylesine yazdığım şiirleri yayınladım.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!