Buz dağının ardından bir selam et bana
Unutma, gideni değil de kalanı boğar ayrılık
Sesim çıkmıyor diye seni anmıyorum sanma
Bizi bizden alan sendeki deli sevdalık
Sahipsiz bir güvercinim artık dolaşırım gecede
Kaldırımlarda seni arar seni sorarım
Üşümüş tırnaklarım şiir olmuş hecede
Gökte her kayan yıldızda seni anar ve bulurum
Kimsesizliğe açılan bir perdeydi seninkisi
O gece anlamlar yüklüydü senin gözlerin
Sinsice düşünülmüş bir bayram ertesi
Yaktı kavurdu bizi sözlerin.
Şimdi ne halimi sen sor ne de ben anlatsam
O gece gidişin alnımdaki çizgilerde
Gecelerde yokluğun yıllarıma çöken bir karabasan
Artık ne bir derman ne de bir huzur dillerde
Seni ararken buz dağında elimde bir puslu ışık
Bu yamaçlarda kalmış mıdır senden bir iz
Düşünmek için artık geç, akıl karmakarışık
Adeta kağıt boş kalem işsiz.
Bilirim, beni her vakit andığında
Bir kuş gibi uçar, yüreğinde senin
Hadi durma! Yak bir sigara daha dans et yalnızlığınla
İşte belki o zaman soğur yüreğim benim.
Kayıt Tarihi : 24.11.2017 03:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!