...Şiir Tadında Söyleşi...Özer Genç

Su Gibi_Sizi tanıyoruz ama yinede bizlere kısaca yaşam hikâyenizi anlatır mısınız?
Özer Genç_
İstanbul'da doğdu.(1953) Trabzon Maçkalı bir babanın oğlu olarak..Aile geleneğinden gelen halk müziği ve horon ortamında yetişti... İlkokuldan sonraki tüm eğitim hayatı boyunca, bir yandan da çeşitli işlerde çalışmayı sürdürdü. Vefa Lisesi'ni ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni bitirdi. 1980 öncesi Vatan ve Politika gazetelerinde çalıştı.
Askerlikten sonra özel sektörde çalışma yaşamını sürdürdü, emekli oldu ama çalışmaya devam ediyor.

Çeşitli kurumlarda bu halkoyunları ile ilgili etkinliklerde yer aldı. Festivallere katıldı, halkoyunları eğitmenliği yaptı. Bilim ve teknoloji, tarih, felsefe, sinema, müzik başlıca ilgi alanları oldu. Şiir ve öykü yazıyor. Toplumcu gerçekçi sanat anlayışını benimsedi. Şiirleri çeşitli dergilerde yayınlandı. Fatih Halkevi'nde yöneticilik yaptı ve kültür sanat çalışmalarında yer aldı (1970 -1980)

Su Gibi_Şiir yolculuğunuz nasıl başladı?
Özer Genç_
Türkülerle ve horonlarla büyüdüm... hem de İstanbul'un göbeğinde... Şiir ve türküyle haşır neşir bir çocukluktan sonra yaşamımın bir parçası oldu. Müziğe olan tutku ve yeteneklerimle de birleşince olmazsa olmazlarım haline geldiler...

Su Gibi_Etkilendiğiniz şair ve yazarlar oldu mu? Varsa kimlerdir?
Özer Genç_
Oldu elbette... Ama dönem dönem değişti etkilendiklerim.. Karacaoğlan, Yunus Emre, Kaygusuz Abdal, Aşık Veysel, Aşık Ali İzzet, Dadaloğlu, Mahsuni Şerif, Ahmed Arif, Enver Gökçe, Hasan Hüseyin, A.Kadir, Atilla İlhan, Tevfik Fikret, Garipçiler, Hececiler, Yaşar Miraç, Sunay Akın, Ece Ayhan, Behçet Necatigil,Nazım, Pablo Neruda, Lorca, Cemal Süreyya, dönem dönem etkilendiğim şairler (ilk aklıma gelenler) ,

Son yıllarda İkinci Yeni'nin yeniden tadını çıkarıyorum şiir okurken.. Antoloji'de de şiirlerini severek okuduğum arkadaşlar var...

Düzyazıda, Ömer Seyfettin (Özellikle ilk gençlik yıllarımda) , Maksim Gorki, Çehov, Emile Zola, Steinbeck, Jack London, Sait Faik, Sabahatti Ali, Erendiz Atasü.. Böylece uzayıp gider...

Su Gibi_Şiir akımları, şiirde biçim, öz konusunda neler söylemek istersiniz?
Özer Genç_
Şiir akımları konusunda bir şeyler söyleyebilmem olanaklı ancak, O konuyu eleştirmenlere ve edebiyat tarihçilerine bırakmayı yeğlerim. Hem o insanların emeklerine saygı, hem de haddimi aşmamak için.

Su Gibi_Niçin şiir yazıyorsunuz?
Özer Genç_
Şiir (her düzeyde) soluk almak gibi bir şey insan için bence. Herkes 'şair ' olamaz ama; herkes, en azından yaşamının belirli dönemlerinde şiir yazmaya çalışmış, okumuş ya da etkilenmiştir. Bazılarında bu bir güzel amaca dönüşür.. Emeğini yoğunlaştırır... Çilesini göze alır ve yazar... Yaşam güzel ya da zor, kötü acı, komik çelişkilerle doludur.. Bunları benliğinden duygularının imbiğinden geçirir, sözcüklere dökersin. Yaşamdan aldıklarını, yoğurup, biçimlendirip okurlara yansıtırsın. Ben de bunu yapıyorum çünkü yaşama topluma insana ve doğaya ait her şeyle ilgiliyim.

Su Gibi_Türk Şiiri ve edebiyatının geleceğine ilişkin düşünceleriniz nelerdir?
Özer Genç_
Türk şiir geleneğinin kökleri çok eski zamanlara, destanlara türkülere gider.. Düzyazı daha yenidir ancak bence o da dünya yazınında yerini almıştır. Benim edebiyatımızın geleceğine ilişkin bir kaygım yok. Biraz daha çağı, bilimi, toplumsal değişimleri kavramaya çalışırsa çok daha güzel sonuçlar ortaya çıkacaktır.

Su Gibi_Şiirin yaşam felsefenize kattığı anlamlar nedir
Özer Genç_
Bazen dayanma gücüdür, paylaşabilmiş olmanın rahatlığıdır, hayattaki duruşunuzun sloganıdır kimi zaman, haykırıştır, ağız dolusu sövmektir bazen, duyguların akışıdır, yaşam felsefemin dile getirilişidir.

Su Gibi_Şiirde gerçeklik ve soyutluk hakkında düşünceleriniz nedir?
Özer Genç_
Soyutlama genellikle bir yaklaşım, yöntem ve tercih konusudur. Elbette söylediğin, yazdığın şeylerden dolayı başına gelecekleri (ülkemizdeki gibi) tahmin etmekten dolayı seçilmesi de söz konusu olabilir. Sanatın tüm dallarında hatta bilimde de soyutlama bir yöntem olarak sıkça kullanılır. Bilimin temel dallarından olan matematik genellikle soyutlamaya dayanır. Özellikle şiir ve resimde eserin özünü anlamak yolunda insan beynini hoş uğraşlara yönlendirir.

Su Gibi_İnternetin şiirsel gelişime etkisi var mıdır?
Özer Genç_
Bence var. Kitap okuma alışkanlığının düşük düzeyde olduğu toplumumuzda yarar sağlıyor bence. Ama internet de aynı dinamit gibi. İyi şeyler için de, kötü şeyler için de kullanabilirsiniz.

Su Gibi_Şiirde kelimelerin gücü hakkında düşünceleriniz?
Özer Genç_
Şiir sözcüklerden oluşur. Anlatmak istediğinizin sese, ifadeye dönüşmesidir. O nedenle kelimeler, şair ile okur arasındaki iletişimin ana köprüsüdür

Su Gibi_Şiir kitap satışları neden yazım edebiyatına göre daha düşüktür, sizin yorumunuz nedir?
Özer Genç_
Okuma alışkanlığımız düşük. Az okuyup, çok yorum yapma ve bilgiçlik taslama alışkanlığımız var. Bu şiir kitaplarına daha çok yansıyor bence.

Su Gibi_Şiirlerde tematik çalışmaya önem veriyor musunuz?
Yoksa konular kendiliğinden mi oluşuyor ve
tematik baktığınızda çalışmalarınıza seçimlerinizdeki yoğunlaşma hangi konulara?
Özer Genç_
Benim temam insan, doğa, yani tüm varlıklardır. Bireyin en derinlerdeki duygularından tüm Dünya insanlarına kadar, atom altı parçacıklardan muazzam büyüklükteki evrene kadar her şeyi merak ederim. Bunlardan esinlenirim, karlı bir akşamda gördüğüm araba ışıkları bana sisli akşamlardaki ateşböceklerini anımsatır. Bireyselden, toplumsala, tekilden çoğula yaşamı ve doğayı tüm boyutlarıyla algılamaya yansıtmaya çalışıyorum.

Su Gibi_Zaman içinde değişime uğrayan dil yapımız için ne düşünüyor sunuz?
Özer Genç_
Evrende her şey değişir. Dil de bu kurala uymak zorundadır.. Ama geriye, kötüye gidişler de, geçici de olsa görülebilir. Günümüz için, genel kullanım anlamında iyiye gittiğini söyleyemem. Bir şeyler yazan insanlara daha çok görev düşüyor bence.

Su Gibi_Şiirde gelmek istediğiniz yer nedir?
Özer Genç_
Sanatın her dalında özgünlüğe ulaşmaya çalışılmalıdır. Belli bir sanat anlayışının içinde olmalı, ama o bütün içinde özgün bir sesimiz olmalıdır.

Su Gibi_Sevdiğiniz bir şiiri bizimle paylaşır mısınız?

Sevdiğim çok şiir var, Antoloji deki arkadaşlarımın şiirlerinden seçmek istedim önce ama yapamadım. Kimseyi ayırmamak için… O nedenle usta şairden bir şiiri paylaşmak istiyorum…

KANTO

Ben nerde bir çift göz gördümse
Tuttum onu güzelce sana tamamladım
Sen binlerce yaşayasın diye yaptım bunu
Bir bunun için yaptım

-Garson bira getir
Garsonun adı Barba

Ben nereye gittimse bütün zulumlardı
Bütün açlıklardı kavgalardı gördüğüm
Kötülüklerin büsbütün egemen olduğu
Namussuz bir çağ bu biliyorsun

-Garson rakı getir
Garsonun adı Hakkı

Sen belki de bir resimsin ne haber
Kırmızı bir Beykoz’un yanında duruyorsun
Yapan bir de ağaç yapmış yanına
Dallarına konsun diye kelimelerin

-Garson şarap getir
Garsonun hali harap

CEMAL SÜREYA