Su Gibi_Sizi tanıyoruz ama yine de bizlere kısaca yaşam hikayenizi anlatır mısınız?
Fatih Gökler_
1970 Mersin doğumluyum. Aile kökeni olarak Silifke'liyiz. Lise 2'nin başında (Mersin'de teknik lise olmadığından) Adana Teknik Lisesi'ne kayıt yaptırarak 60km uzaklıktaki ilk gurbet deneyimimi yaşamaya başladım. Marmara Ünv. Teknik Eğitim Fakültesi'nden (Elektronik Böl.) Teknik Öğretmen vasfıyla mezun oldum. Bir fabrikada Halkla İlişkiler Yön. olarak çalışmaktayım
Su Gibi_Şiir yolculuğunuz nasıl başladı?
Fatih Gökler_
Yazmaya ve okumaya 'aşırı' merakım ilkokul öncesine dayanır. İlkokulda kütüphane kolunda görevliyken kaç yüz tane kitabı evde okuyup geri götürdüğümü hatırlamıyorum. Ortaokulda bir hevesle roman çalışması bile yapmıştım. Ancak gerçekçi olmak gerekirse bunların şiir yolculuğuma etkisi olduğunu sanmıyorum... 90'lı yıllarda internetteki gruplarda arkadaşlarla kendi aramızdaki yazışmalarımız sanırım yakın zamandaki fitili ateşledi. Hem seri olarak yazmak (ki bunlar kabiliyetin gelişmesinde önemli faktörlerdir) , hem etki tepki ortamında yazmak - yani etkileşim (interaktif) gibi faktörler insanı mutlaka bir noktaya taşıyor...
Şiir yazmak aklımın ucundan geçmezdi. Ta ki yazdıklarımın şiire benzetildiği âna kadar. Hatta bir yazım için 'bu şiiri bir yerde yayımlasan iyi olur' dendiğinde gülmüştüm, bu, beni antoloji üyeliğine kadar getirdi.
Su Gibi_Etkilendiğiniz şair ve yazarlar oldu mu? varsa kimlerdir?
Fatih Gökler_
Sevmek ve etkilenmek nüansına dikkat etmem gerek sanırım. Hayır, etkilendiğim bir yazar veya şair yok. Hatta etkilenmemeye çalışıyorum. Çünkü yolun başında iken (öyle var sayıyorum kendimi) , etkilenmemin tarzımı bozacağını düşünüyorum, belki de korkuyorum bundan.
Su Gibi_Şiir akımları, şiirde biçim, öz konusunda neler söylemek istersiniz?
Fatih Gökler_
Edebi akımların 'bilinçli' yönlendirildiği kanısında değilim. Gayrı iradi belki, çeşitli açılımlar oluyor. Yaşanılan çağa, ihtiyaçlara (psikolojik ihtiyaçlara daha çok) bağlı olarak belli anlayışlar revaç buluyor. Tolstoy gibi, yazdığını kendisiyle... - insanla yoğurmuş, deyim yerindeyse yazdıklarında ölmüş, belki böylece dirilmiş şahsiyetlerin eserleri daha doyurucu ve etkileyici... Öz - biçim fonksiyonu çok tartışıla gelmiştir. Kuru bir 'biçim' yerine biçimsiz bir özü tercih ederim.
Su Gibi_Niçin şiir yazıyorsunuz?
Fatih Gökler_
Hayatımın gayesi filan diyemem. Şiiri insana benzetirim. İnsanın nasıl ki ruhu, alışkanlıkları, anlayışları, refleksleri vardır; bir de beyanı vardır. Etle tırnak gibi, belki de 'aynıyla insan' diyebileceğimiz bir yansımadan bahsediyorum. Bu açıdan bakıldığında mesela 'şöhret' olmak -eğer öz yoksa- küçültücü bir şey gibi geliyor. Yazdıklarımda (başarabildiğimi söyleyemesem de) mutlaka bir farklılık olmalı, derinlik olmalı. Bir yolculuktur benim için şiir; ara sıra pencereyi açıp el sallamak, bir enstantane sunmak sevdiklerime...
Su Gibi_Türk Şiiri ve edebiyatının geleceğine ilişkin düşünceleriniz nelerdir?
Fatih Gökler_
Şiire insan dedikten sonra bu soruyu cevaplamak daha kolay sanırım. İnsan kalitemizin arttığını söyleyebilirim. Daha çok düşünüyor, daha farklı ve güzel hülyaları yaşayabiliyoruz. Çağın dertleri belki daha çok yaralıyor ama, yine de günümüz insanının ufku gittikçe genişliyor. Global çağ, teknik imkanlarıyla insana henüz tam hizmet edemese de, daha iyi olacağı düşüncesindeyim. Çok umutluyum.
Su Gibi_Şiirin yaşam felsefenize kattığı anlamlar nedir?
Fatih Gökler_
Şiir ilginç bir yansıma. Bir filmi üç boyutlu izlemek gibi. Yaşama farklı bir boyutla bakmak. Ne kadar acı da olsa, tebessüm eden bir yanı var şiirin.
Su Gibi_Şiirde gerçeklik ve soyutluk hakkında düşünceleriniz nedir?
Fatih Gökler_
Gerçek dediğimiz nedir ki? Nasıl baktığımıza göre değişir bu. Dizelerinde sevgisini 'haykıran' bir şair belki de nefretini - kendine nefretini, veya hasretini, umutlarını, hatta umutsuzluğunu yüklemiş olabilir kelimelere. Bunun yanı sıra, sonuçta şiirin okuyucuları var, soyutluk onları da soyutlamamalı, ıskalamamalı; bu, egosu şişmemiş 'şairin' dikkat etmesi gereken bir husustur kanaatimce.
Su Gibi_İnternetin şiirsel gelişime etkisi var mıdır?
Fatih Gökler_
Mutlaka var. Geçmişin mektupları, aşkları, iletişimi şimdilerde bu ortamda yaşanıyor. Elbette toplumun tamamını kapsamaz bu kanaatim. Ancak insanı düşündürmeye sevk eden, kendini ortaya koyabilmesine yarayan, farklı bir boyutta (ayna misali) kendini görmesini sağlayan - sağlayabilecek internet ortamının yararına inanıyorum.
Su Gibi_Şiirde kelimelerin gücü hakkında düşünceleriniz?
Fatih Gökler_
Malum, lisanı fasih ve galatı meşhur, kendine alanlar bulur kelimelerle. Kimi kendini tatmin için yazar - yaşar, kimi sadece yazar. Bu milenyumun teknikten çok beyandan etkileneceğini, yüzyılımızın 'ifade gücü' yüzyılı olacağına inanıyorum.
Su Gibi_Şiirde duygu yoğunluğunu bütününe yansıtmayı nasıl başarabiliriz?
Fatih Gökler_
İşte bu zor bir soru. Öyle yazdıklarımız vardır ki, yarım gibidir. Bazı şiirlerim için bu yönde eleştiriler de aldım. Elbet ben de farkındayım o 'şekilsel' eksikliklerin, ancak o eksiğin şiiri bütünlediğini de düşünebilirsiniz. Heykel sanatını düşününüz, kimi zaman dört dörtlük ortaya çıkmamış bir eser daha çok hoşunuza gidecektir... Şiirde 'tamamlanmamış' hikayeler, okuyucuya kendi rolünü biçme fırsatı veren 'boşluklar' şiiri farklı boyutta bütünleyebilir kanaatindeyim...
Duygular sağlam noktalara rapt edilmelidir. Her şiir kendi içinde bütünlük taşıdığı kadar, o şairin diğer şiirleriyle de bir yönüyle bütünlüğü sağlamalıdır. Garipsemeyelim, aykırı söyleyişler bile, müzikteki makamlar gibi geçişlerle çok güzel 'daha global' anlamlara ulaşabilir.
Su Gibi_Şiir kitap satışları neden yazım edebiyatına göre daha düşüktür, sizin yorumunuz nedir?
Fatih Gökler_
Okuyucu kalite istiyor. Kendinin yapamadığı şeyler istiyor belki. Teksas Tommiks kitapları, Süpermen kitapları niçin çok sattı; okuyucuya onun yapamayacağı hikayeler aktardığı için. Şiirin belki de en büyük problemi bu. Okuyucunun anlayacağı (ama kaybolmayacağı - kopmayacağı) , çok farklı boyutlarda ifade ve hikaye özelliği olan, 'ben de yazarım bunu canım - buna para mı verilir' dedirtmeyen, insana ve okuyana saygı duyan şiirler olmalı. Her biri bir insan kadar güçlü, bir insan kadar duygu sahibi, bir insan kadar kahraman şiirler.
13. Su Gibi_Şiirlerde tematik çalışmaya önem veriyor musunuz?
Yoksa konular kendiliğinden mi oluşuyor ve tematik baktığınızda çalışmalarınıza seçimlerinizdeki yoğunlaşma hangi konulara?
Fatih Gökler_
Genelde tematik bir yol izleyemiyorum. Belki sunumda (yayımda) ona biraz dikkat edebiliyorum, yani sıralarken bazen yazdığım sırayla değil temaya bağlı bir sıra izleyebiliyorum.
Temaların ruhumda bir yansıması olmalıdır. (Bazen elbette ben de okuduklarımı eleştiriyorum ve diyorum ki 'bu şekilde yazacak olsam günde 100 tane şiir yazarım', işte bu noktada 'varlığın amacı' ortaya çıkıyor. Tercihleriniz, sizi siz yapıyor... Sanırım bir filmde duymuştum, şöyle diyordu heykel sanatı için 'o zaten orada vardı, sanatçı onu görünür hale getirdi'. Vurduğu ve vurmadığı darbelerle...)
Su Gibi_Zaman içinde değişime uğrayan dil yapımız için ne düşünüyorsunuz?
Fatih Gökler_
Sözün kıymeti, kimin, ne zaman, nerede, hangi maksatla söylediğine göre değişir. Öyle bir komutan vardır ki, cümlelerini Attila İlhan imzasıyla yayımlayın belki milyon satar! Ama o söz bir komutanda ancak 'komuta' ifade eder, şiir veya edebiyat olmaz... Böyle olunca, diyorum ki, insan bilmeden konuşmaktan - yazmaktan tedirgin olmalı. Şiirin binlerce yıldır devam eden 'kendi' hikayesi var. Bu hikaye bilinmelidir. Yanlış anlaşılmasın, bilinmeden de yazılır, (benim yazmaya başlama hikayem gibi) her dize yazana basamak olur ve doğru gidiyorsan bir yerlere ulaştırır.
Şimdilerde bakıyoruz dilde ve edebiyatta kuru bir düşmanlık da var ne yazık ki. Mesela aruz vezni karşıtlığı bunlardan biridir. Buna karşın benim felsefem şudur; aruz da olsa, İngiliz veya mesela Çin edebiyatından bambaşka sanatlar da olsa, bunları öğrenmekten geri durmam. Uygulamak ise şairin seçimidir.
Su Gibi_Şiirde gelmek istediğiniz yer nedir?
Fatih Gökler_
Yazdıklarım ne kadar 'ağzı yüzü düzgün' bilemiyorum. Okuyana 'artı' ne katar ondan da emin değilim. Sanırım sadece yazmak istiyorum, böyle de kalmalıyım.
16. Su Gibi_Sevdiğiniz bir şiiri bizimle paylaşır mısınız? ....
Fatih Gökler_
Bir Şiir Ektim Şiire
ne münbit bir telaşmış benimkisi
bir satır diğerini doğururmuş
bir dörtlük diğerini
yine de bir serüvenmiş şairin yaşadığı yazdığı
bir türlü bitiremediği
durmadan yenilenen durumlarda demlendiği
her yeni satır diğerini
her şiir ötekini
her harf sonrakini gerektirirmiş
bir fikir tohumuyla tohumlanmış
sporla mı artık neyle ise çoğalmış
nesli devam ettirmek adına değil
dal budak sarabilsin diye hercai gönlünce belki
sadece iş olsun diye de olsa
çoğalmış çoğalmış ısrarla
ısrarlıca telaşlara dönüşmüş kimi zaman
bir demet güle ilişmiş çaktırmadan
uzaklaşınca düşmüş dile anadan yardan
yine de bitememiş tükenememiş
şair bir türlü diyeceğini diyememiş
ben de bir şiir ektim işte bu şiire
sensiz mevsimlerde hep açsın diye...
Çok teşekkür ederim bu sohbet için. Herkese iyi çalışmalar dilerim. Saygılarımla.
Fatih GÖKLER
Kayıt Tarihi : 18.11.2007 22:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
daha nice güzel çalışmalara imza atacağına inanıyorum...kutarım gönülden...
selamlarımla :)
her dize yazana basamak olur ve doğru gidiyorsan bir yerlere ulaştırır.**
Fatih Gökler
TÜM YORUMLAR (2)