Nesir güçtür şiirden, diye çok kimselerden işitmiş, çok kitaplarda okumuştum. Gene de inanamazdım. > derdim. Bu günde öğle düşünüyorum. Nesirin şiirden güç olduğunu kabul edemiyorum. (...)
Ama büsbütünde yanlış mı onların dedikleri? Şiir yazmak, iyi bir şiir söylemek gerçi çok güç bir iştir; ben çok özendim iyisini değil, şöyle orta hallisini bile yazıp söylüyemedim. Şiir güç, ya şair olmak, şair geçinmek o kadar da güç değil. Şair duygusunun, düşüncesinin cılızlığını, bayağılığını vezinle, kafiye ile, ahenkle örtebiliyor; şair olduğu için bir çok kusurları bağışlanıyor. O kusurlar nesirde daha çok göze çarpıyor. Bir nesirci oturupta boyuna bülbülü, gülü anlatsa, çekilirmi? Şairler, nice yüz yıllardan beri hep onu söylüyor, gene de seve seve okuyanlar bulunuyor. Hele bir hikayecinin anlattıkları başka bir hikayecinin anlattıklarına benzesin, bir kıyamettir kopuyor, üşüşüyorlar zavallının üstüne, şairlere neden ses çıkarmıyorlar. Nesir yazanınki çalmak da onlarınki çalmak değilmi? . (...)
Güçtür şiir söylemek, ama ne türlü şiiri söylemek güçtür? Bir şair vardır, yıllardır, yüzyıllardır bilinen, alışılmış şeyleri tekrar eder durur; yaygın duyguları, yaygın düşünceleri alır, onları vezne uydurur. Güç değildir onun yaptığı. Kendimizi biraz sıkmakla elde edeceğimiz bir ustalıktan başka bir şey değildir. Ama şairde vardır, öteden beri alışılmış sözleri öteden beri alışılmış kalıplara dökmekle yetinmez; yeni yeni duygular, yeni yeni düşünceler getirir; yaygın olanları almaz, kendi bulduklarını yaymağa çalışır; kalıplarını kendi yaratır. Galip gibi Bir başka lisan oluşturdum der, Hugonun Baudeaire söylediği Yeni bir ürperme getirir; işte o şairinki güçtür. Onda gerçekten bir tanrı gücü vardır. Şiirden yana, şiir adına yaratmıştır, yoktan var etmiştir, güzelliği sezilmeyen, bilinmeyen şeylerin güzelliklerini göstermiştir. İnsanlar onlara ne kadar saygı gösterseler yeridir. (...) Ama azdır öyle şairler, binde bir gelir, ötekilerde kendilerini öyle göstermeğe çalışırlar.
Gerçekten şairse, şiir adına bir şeyler yapsın; eskiden kalma ile, babalarından öğrendiği ile yetinmesin de, kişi oğlunun baba mirasına yeni bir güzellik katsın. (...) Gülle bülbül şiirini ilk söyleyen, o güzelliği yaratmış, kişi oğluna yeni bir duygu aşılamış; eskiye tamamen bağlı değilmiş o, gelenek diye direnip inat etmemiş, yenilik aramış ve bulmuş. Bu gün gülle bülbül şiirini söyleyenler ona benzediklerini sanıyorlar. Yeni değiller ki? ona benzesinler. Her büyük şair yenidir, yenilikler getirir, yeni biçimler yaratır, kendinden öncekilerin çizdikleri yolu bilir, fakat o yolda yürümez. Kendi yeni bir yol açar.
Tamamını Oku
Kim neye alıştıysa; alıştığı şey ona kolaydır mutlaka, zorlanmamak için 'Ettekrarü ahsen velev kane yüzseksen' demiş atalarımız, yani tekrar tekrar ne yazarsak yazalım, zamanla kendi hatalarımızı farkedip düzeltebiliyoruz, paylaşım için teşekkürler, selam ve saygılar...
Derin bilginize, saygı, sevgi dolu yüreğinize sağlık.
Bildiklerini paylaşırken bile takınılan mütevazi görünüm takdir edilecek bir yücelik.
Değerli kardeşim. Bütün mesele dolmakta ve duyguları ifade edebilme cesaretindedir. Tabi bunlara bir de azim eklenmelidir.
insanın vereceği şeyler olduğunda, nesir, şiir veya başka tarzda vermesi sorun olmaz.
İşin teknik yönleri, yani şiir, hikaye, roman, makamel yazma gibi konuların teknik yönleri ayrıca düşünülübilir. Ama asıl olan, insanın duygularını, düşüncelerini samimi otaya koyma anlayışıdır.
Çalışmanız konuyu irdeleme açısından önemli vurgular yapıyor.
Ama işin özü bence samimiyettir. Diğer taraftan örftür. Yani toplumsal gelenektir.
Eskiden, kitap çok az bulunurmuş. Zira el yazması yazılırmış. Eski kitaplara bakarsanız. Kitabın esası ortada, kenarlarında büyük boşluklar bulunurmuş. Bunun nedeni, okuyan, okuduğu sayfaya ait düşüncelerini yazarmış. Yani hem okur, hem yazarmış. Böylece insan bir kitap okuyunca, düşüncelerini yanına eliyle not ederek aynı zamanda o kitap hakkında düşüncelerini yazarak, kitap yazarmış.
Şimdiki gelenek ise, genelde okur yazmaz. Veya yazar okumaz. Sınıfları oluştu.
Ama okur yazar olmak her zaman iyidir.
duyarlı yüreğinie saglık kıymetli abim, sohbet havasında okudum dizelerinizi, yüreklerinde sevgi taşıyanları cıkartırız meydana insaallah,,,
kaleminiz daim ilhamınız bol olsun
gurbetten sılaya
selam ve dua ile..
Değerli yazınızı okudum. Eline kalemine sağlık.
Benim edebiyat hocam( Yıl 1967 Orta okul üçüncü sınıftaiken) şöyle söylemişti. Çok güzel bir şiir yazmak için en az bin kitap okumak lâzım. Ben o yıllarda şiir yazmaza başlamıştım. Dediğini yaptım. Bu güne kadar binlerce kitap okudum. Faydası olmadı diyemem ama, hayatında pek kitap okumamış bir çok insan tanıdım benim şiirlerimden çok daha güzel şiirler yazabilmişler. Hele biri vardı rahmetli oldu. Anında aşıklar gibi hece ölçülü kafiyeli şiirler söylerdi, etrafına toplanır bir konu ortaya atardık o an güzel eserlere imza atardı. Malesef söylediklerini kendi not etmediği gibi bizden kimse de not etmezdi.
Şiiri, rahmetli Üstad Necib Fazıl Şöyle tarif etmişti.
''Şiir, tek kelimeyle üstün idrâktir, ve idrâk yolunda basit ve kuru fikrin koltuk değneklerini elinden alıp onu en karanlık sezişlerin üzerine çeken ve ışık hıziyle uçuran sihirli bir seccadedir''
Selâm ve sevgilerimle.
Sevgili gönül dostum,yine eğitici bir yazı sunmuşsunuz bizlere.Gerçek olan şudur ki,bizlere bir teşfik yazısı olmuş değerli yazınız.Teşekkür ediyorum ve Allah'a emanet olun diyorum sevgili kardeşim,yüreğinize sağlık.Saygılar,kucak dolusu selamlar ve sevgiler...
Şairce
Bakmışsın bülbül olmuş şair
Gül dalında şakır
Bakmışsın şimşek bakışlı kartal
Bülbülü pençelerine alır
Ne cakayla gösterir kendini
Nede partalla
Ne hesapla işi olur
Nede kitapla
Ne nokta olur konar
Nede virgül gibi eğilir şair
Dik durandır
Fikriyle vicdanıyla
Aşkıyla
Yağ çalarsan kuru soğuk ekmeğe
Tane tane durur erimez
Yal çalarsın kuru kuruya yalağa
Lapa lapa olur it bile yalamaz
bir yorum daha getireyim antoloji düzenine......az beklersen bir daha var şair kimdir diye ....onuda ekleriz gurban...bir şey yapılırken hesapsızca yapmalı şair....yosa dalkavukla farkını nasıl ayırt edecez sordummm.?
saygılar
ben ustama derim ki burda herkes usta üstad olmuş..biz bir değişik cümle bir değişşik kelime hece ararken....adam ebesinin manilerini yazıyor laf ettirmiyor yazdıklarına ben şuyum ben buyum ..yahu ne oluyrsan ol kime ne .önce yazmayı ..sonra kuralları..sonra sonuca götürmeyi bil..bir şey ver ..bir mesaj ver ....yok ustam yok ne yazarsan yaz kimsenin bişey alacağını sanmam ..tarafkirlik ve yağcılık kokarken burda bişey olmaz...derim ..ama çalışmana ve fikrine sonuna kadar katılıyorum...
selam saygı muhabbetle
YUNUS BEY MUHTEŞEM BİR ÇALIŞMA. OKUNUP FAYDALANILMASI GEREKLİ NEFİS BİR BİLGİ DAĞARCIĞI. EMEĞİNİZE SAĞLIK. TÜM KALBİMLE KUTLUYORUM. SAYGILAR...
Şu an zaman harcayıp, ekren başında durup durup okudum ve olumlu ya da olumsuz yorum düşersem, saygısızlığı önce kendime, sonra şu saatler, belkide günlerce emek verilen yazınıza etmiş olurum ki, buna da hakkım yok..Beraberiz ya müsait bir anımda okuyup yazacağım.Bu sadece gözlerimin önünde ki emeğin karşılığı idi.Selam ve saygılarımla.
Bu şiir ile ilgili 61 tane yorum bulunmakta