Şiir De Göçer Şiiri - Yorumlar

Bay; ' Arslan(!) Aslan (!) Uç (?)' Senin kılığına girip provakötörlük yapacağıma bu kılıklara girmeyi yeğlerim! Zira benim kim olduğumu cümle alem biliyor! Ya senin maskenin altında kimin gizlenip anarşitlik rollerine soyunduğunu kim biliyor? Senin hakından ancak Cumhuriyet savcılığı gelir!

Bu millet için bir iyilik yapmak isteyen hem site hem sayfa yönetimi hem de bu gibi şahıslar için lütfen Ümraniye Cumhuriyet savcılığına bir suç duyurusunda bulunuversin!

Şu sayfayı sabahtan akşama kadar nöbet tutup kirleten densiz edepsizin kimliğini bir açıklasanız sahi AnaR ZaleM

Aysun Hoca Aslan deniz İnan kardeşimi yanıtlasanız bir zahmet
Yazınızı şimdi okudum ben de

Arayıcılar
0
PaylaşÖldün - sana duyurmadılar
Nereden beri sanrı bilemezsin
Oyun mu gerçek mi ne dersin
Kim bu çevrendeki yabancılar

Öldün - bu yaşadın demek - ne güzel
Alacakaranlıkta birşeyler kımıldadı
Düşlerinin eridiği altın tasta
Bir gün bulur seni arayıcılar


Özcan YALIM

son sözümü söyleyip şiir çalışmalarıma dönmek istiyorum...az önce izah ettiğimiz gibi...bu sayfalardan göçen hiçbir vakit şiir olmayacak...malum yumurcaklar sahneye çıkıp yerlerini almaya başladılar...bu zaten beklenen bir şarkı oldu artık...bırakalım...kinlerini nefretlerini hakaretlerini diledikleri gibi yapsın bu yumurcaklar...biz onları her vakit affedeceğiz...sevgilerimle...AnarZalem

Yaşadık mı?
(Dinçer Sezgin'e)


Yenilen bir ordunun demirbaşından
Silindi silinecek
Bir asker kaputu sırtında
Sol kolu katlanmış iğnelenmiş
Ağarmış rengi her geçen yazla
Güz güz dökülmüş düğmeleri

İçinde - ıssızlığın bile koyup gittiği -
Koyaklar boyu peribacaları
Sevginin güzelliğin peribacaları
Dostlukların peribacaları
Silindi silinecek
Yenilen bir ordunun demirbaşından

Üstünden akadursun sular zamanın
Elini gülüne koy - de bana
Üzüle üzüle aşına aşına
Sonunda ne kalır yaşamaktan?
Yaşamdı yaştı derken
Bir lokma aşa indirgenince - de bana
Geriye ne kalır yaşamaktan?


Özcan YALIM








bu güzel şiirini de ekleyip rahmetle anmış olalım ustayı

Sayın Sinan Bey...biz konuyu ne kadar şiire çekmek istesekde görüyoruz ki nafile...
bahse konu edilen kişiler...farklı kimlikler ile bu sayfalarda uzun zamandır bize ve arkadaşlarımıza çok rahat hakaretler edebilen zatlar içindir...onlar kendilerini bilen yumurcaklardır...sizi bu çemberin içine hiç kimse alıp kastetmemiştir...sözümüzün sizinle ilgisi yoktur...ancak Naci Bey kimleri kastettiğimizi çok iyi bilirler...siz rahat olunuz lütfen...

Şairler işte şöylece bazan yersiz-yurtsuzlaşırlar..kendilerine yerlerden yer beğenemez olurlar...Bir kaçış, bir akış çizgisinde akar giderler..Kozmosun damarlarından akarak içlerindeki gizlide kaybolmak isterler..

Seni Yaradana kurban deyip Karacaoğlanımızdan bir tutam sunalım..

GÖKYÜZÜNDE TÜTEN OLSAM

Gökyüzünde tüten olsam,
Yeryüzünde biten olsam,
Al benekli keten olsam,
Yâr boynuna sarsa beni.

Yâr kolunda burma olsam,
Yedikleri hurma olsam.
Alçım alçım sürme olsam,
Yâr kaşına sürse beni.

Karac'oğlan, uşak olsam,
Yâr belinde kuşak olsam.
Bir atlastan döşek olsam,
Yâr altına serse beni.

Sevgili Sinyali Dost

kibarca söylemiş söyleyeceğini yine..
ancak bu şiirdir ve kendi kategorisindeki şiirler kadar başarılıdır.

Sinan bey NACİ maci demeyeceksin naci bey diyeceksin...bak ben sana sinan bey diye hitap ediyorum

sen benim babamın oğlu değilsin..

şimdi burada kes ve git önce yontul

muhatabınm değilsin

gazoz lakırdılarını da meraklısı okusun