Sihirli Güzel Kış Manzaraları'ndan Deniz ...

ne güzeldir masmavi deniz, kar gibi alabildiğine bembeyaz
göz göz görmez, yürekler işitir yürekleri, bilişim sektörü
buna hizmet eder, anaç amaca, o ormanları da bilir -
yemyeşili kuşanmış gökyüzüne uzanan, yeryüzündedir.

deruhte bir kaç taş çakıltaş sarmış kuşatmış gölet
dönmesi havuz çevresi kütlesini ki yeşilin maviye kar
gövdesi muzaffer ama devam edişlerin peyderpey gömüt,
tedrici, ne var ki salınan ar kökünden lapaları ak..

direktifindir zamanın kolyesi, yüzüne sürüştür, tak
çünkü zaman bilmeyen budur, bir dürüstlük, ey yar.
Ama amacı bu değildir, erek değildir geçen zaman;
peki kimdir ya da nedir senin ulvi güzelliğine kotaran?

Zaman asla tanınmayacak, serseriliğim olsa ter
içindeki sessizlik bekleyiş; asla zaman sana tanınmayacak!
Eminim senden, senin bana verdiğin üzüntü üzmüyor,
kıvanç verse de ama umut da iletemiyor, peki ne;
sordun mu hiç kendine, defalarca sorduklarını ayazda?

Ah canım, senin özgeçmişin çok karanlık, denedim
aydınlatmayı, kuyudan gelen bile olmasam değerler
birbirine çok eşdeğer işte senden ayrı kalamıyorum.
Sıkı tutunun eğerler,seyisi mavide de beklerler

Sen o değilsin kuyu kızı, bana çok tanıdıksın sen;
zaman tanımam, battaniye üstüne örtemem, ama koşacağım.
Ve yakaladığımda, sen gene anlayacaksın ki senmişsin;
gene kendime sormayacağım üzülmem adına, seni seviyorum

Gözlerini ver bana, ellerinde atan çapraşık beyin, et yığını;
süze çıkarmam için ses yeter, kendinsen gene geliyorum.
Yine de insan gördükleriyle avunur ama tuttuğum elin,
bir şişe kininden çok arza eşdeğer bir köpükler dizgesi.

Köpükler beni durduramaz, vakum ses ise içine, kabarcık;
doğan ve yokolan dizisi evrenlerin, sadece nesnel mi...
Hiç bence buna kanma, durmam stabil, geldiğimde göreceksin;
kendi içlerimde oynaşıyorum zorunluluk dahili, pek bildiğin.

Buna rağmen anlatıyor sevenlerin sevdalıları'nı dağarcık;
anımıza tekabül doğuşlar, eşdeğerdir birbirine zaten bebecik;
fend'i kestiğin dal mıdır sanki ayıcık'tan, bebeğin kend'i;
görürsün kundağı zorlamalarda, çatlayan ve tekrar doğan...

sevgili Ali Ziya Çamur'un sevgi düşüncesi üzerine, bir doğaçlamadan geliştirilen..
uzayacak sanırım
bir-dörtlük ilk altılıdan dokuzluk
doğaç