Artık artığı bile değilken ellerimin
dudaklarımdaki korkuluklara takılır hüzün
Çok uzaktan lütfedilen sevinçlerim
her keder tünediğinde omurgalarım çatırdar
Neredesiniz! Her zerremde yaktığım saklı gülüşlerim
Kafatasımın gaz odalarında tutuşan beynim
Gitme! Her utancında kuma gömeceğim seni
Elime bir el lazım, elime layık bir el
o kentin kanını, bataklığını sıvazlayacak bir el
Sorgusuz sualsiz kendince atan bir kalple
bu muydu hayatta kalmak söyleyin bana?
Gökten inen giyotin miydi az önce
Akvaryumlara bakıp seyre dalarak,
koparken gülen kelleler görmek
Fevri kaçmış gözlerim ihbar altında
kaçın kaybolun kimsecikler görmesin sizi
bir istiridyenin içine saklanın, sonradan bana
inci olarak iade edilmeniz için kaçın!
Hükmü çıkmış bir sürgünüm artık
ama unutmayın kolay kolay ölmem ben
Ancak toprak ölür toprak gömülür,
işte o vakit mahşerde görüşmek dileğiyle…
Kayıt Tarihi : 24.5.2024 12:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!