Küçük fakirhanem benim sığınağım
Düş yağmurlarında dualar ettiğim mabedim
Yürek sesimi dizelere döktüğüm çalışma masam
İçimde kabaran isyanları yüzümde maskelerim
Yastığım taş, uykularım çalınmış, geceler ayaz
Ne bir kapı rüzgârı, etek hışırtısı, ayak sesi
Bir köşeye ilişmişim elimde tespih derviş sabrı
Farkım yok bağasına çekilmiş yaşlı tosbağadan
Bir Allah biliyor bir de ben nedir beklenen
Susuz kalan vazoda kokusu uçmuş güller
Duvarlarda, perdelerde sevisizliğin solgun renkleri
Çerçevesiz yırtık resim kirlenmiş bir aşkın simgesi
Yaşamanın güzel olduğunu söyleyen dil, yazan kalem
İnsanoğlunun en büyük yanılgısı, hesap hatası, kör inanç
Hayat dediğimiz şey kevgirden su içmek gibi
Baştan sona acı veren hüzünlü bir yalnızlık türküsü
Bir baksak arkamıza neler kalmış
Fakirhaneler harabe,
Boş kalan sığınaklar, ateş, yangın ve küller…
Dinmez Er / Çeşme / 2013. 03. 28 /
Dinmez ErKayıt Tarihi : 28.3.2013 12:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)