Sigara Şiiri - Yorumlar

Oğuzkan Bölükbaşı
847

ŞİİR


20

TAKİPÇİ

Tutuşmamış bir sigara
Parmak uçlarımı yakıyor
Acıya tapınıyor sanki yürekler
Bir sevinç dalgası gelecek korkusu sarıyor atardamarlarını aşkın
Kim söyleyecek yanlış olanı
Doğruyu duymaya ürkekler bin yıldır
Haydi kaldır başını bana bak desem

Tamamını Oku
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 18.11.2005 - 14:18

    alain''les aventures du coeur'' adlı kitabında en basit duyguların insanları nasıl büyük maceralara sürüklediğini anlatır...basit duygular ...bu sözcük
    üzerinde durursak,aslında tüm bileşik duyguların sözü edilen basit duyguların muhtelif dozlarda oluşturduğu kimyalardan ibaret olduğunu görebiliriz..

    kadim kitaplarda baz veya basit yapılar; toprak ,su,ateş ve rüzgar olarak tasnif edilmiştir..

    sigara..bileşik bir duygudur ve yukarıdaki tasnife göre vurgulayıcı, ana elementi ateştir..

    tütün ,topraktan gelir,toprakta iken solur ve suyla beslenir..ama ateşle buluşunca sigara olur..

    Oğuzkan bey, son dizeye kadar toprakla,suyla ve rüzgarla şarj ediyor şiiri.

    Yaşamın hangi şeklidir mutluluk
    Hangi toprakta yeşerir solmayan çiçekler

    son dizede ise bir inzal ,sonsuz bir eyleme başlangıç olarak ateşliyor fitili,.gemileri yakarak değişimin içine atlayış..sigara, bir dinamit sanki o beldeye gidecek yolu açacak olan

    Bizim kuşak değişimin içine ve hızına doğdu..rönesans ve reform hareketleriyle filizlenen ,fransız ihtilaliyle pik yapan büyük sosyal
    değişim rüzgarı tanzimatla topraklarımıza taşınmıştı.

    bizim coğrafyamızda ise değişim 50 li yıllarda geniş kitlelerin günlük yaşantılarına dahil oldu..değişimin hızı bu tarihten sonra asıl ivmesini kazandı.

    tüm dünyada sosyal değişimin hedeflerini bilim kurgucular,felsefeciler,sanatkarlar belirliyor ve besliyordu.. onlar tarafından oluşturulan muhayyel dünya ile yaşanan toplumsal yapıdaki farkın kapatılması için gönüllü ve bazan ölümüne değişimcilik yeni kuşaklar için bir yaşam biçimi oluyordu..

    işte böyle bir sosyal ortama doğan oğuzkan hoca, bilimsel verilerle teçhiz

    ama bir o kadar da romantik, ateşli,kahraman portresine adanmış bir şair olarak gözüküyor gözüme.., şiirlerindeki stilistik serüvenciliğe oranla daha bir temkinli olsa da,değişimin yine de ateşli bir savunusu gözleniyor düzyazılarında da..

    ikinci yeni şairleri, toplumsal değişim beklentilerinde daha bir belirgin ve somut hatta katı çerçevelere sahiptiler..ne istedikleri konusunu asla bir hayal olarak görmüyorlar, bir gün mutlaka olacak olanı bir an evvel oldurmak için bir katalizör aydın grubu olarak görüyorlardı kendilerini

    80 sonrası kuşak ise ilkokul çağından itibaren yaşadıkları hızlı değişimi biraz tedirgin sorgulamaya başladı..çünkü refahla tanışmışlardı ve refah tünelinin en ucunda olup bitenlere gerek ulaşmada ve gerekse haber almada eski kuşaklara göre daha şanslılardı

    bu kuşak tarafından yapılan sorgulama hem dünya gidişatına hem de ülke özelini dönüktü

    bu perspektife göre şiire dönersek,oğuzkan hocanın yukarıda sözünü ettiğimiz ferdi mizacının günümüz sosyal yapısına ne şekilde geçiştiğini gözlemliyoruz şiirde

    Şiirin son bölüme kadar çatışma ve çelişkiler soyut bir dille verilirken son bölümde somut ve aktüel bir dile dönüşüyor..ve bu dil hocanın gençlik yıllarında etkilendiği şiir dokusuna uygun bir şekilde dramatizasyon taşıyan bir dil..

    Ağlamaya çanak tutuyor gazeteler
    Hangi hakkını alacaksın, yaşama hakkın sokaklarda kapkaça düşmüş

    bu dizeleri okuduğumda cumhuriyetin başlangıcındaki ressamların çizdikleri köylü portreleri, yüzündeki yanık ve kıvrışıklarla dolu erkek ve yine çehresinde kırışıklıktan başka kısım gözükmüyen çatma başlı köylükadın resimlari geldi aklıma..yüzlerinde isyan bile yoktu..o kadar habersizdiler olan bitenden..

    kapkaç o devrin problemi değildi bu kadar.. istanbul ve ankara milyon insanın yaşadığı şehirler değildi

    Oğuzkan hocanın yazılarından sosyal dokuya ilişkin şikayetlerinin bundan ibaret olmadığını biliyorum ..bunlar emsal nitelikte.. bu sorunların kaynağını teşkil eden yönetim yapılanmasına ilişkin hocanın odaklandığı şikayetler

    şunun farkındayım..şiirdeki şiiri kaçırdığımın.şiirin pek çok başka yönünü ihmal ederek toplumsala yaptığı göndermeleri öne çıkardığımın farkındayım.

    ama antolojide 'felsefi anlamda fert ve topluma ilişkin' arka fonu olan pek az şair var.Ve daha da önemlisi kendisini bir denek gibi kabul edip topluma teşhir yürekliliğinde pek az şair var((besion d'exhibition).Antolojide pek çok şiirde kişisel hüzün ve dertlenmeler çoğunlukta

    işte böyle..umarım anlatmak istediklerimi insanlar bir türlü yazamadıklarımdan (beceriksiz anlatımımın arkasından) anlarlar

    saygılarımla



    Cevap Yaz
  • Nurten Altınok
    Nurten Altınok 18.11.2005 - 01:04

    Haydi yak sigaramı…….

    sigara sağlığa zararlı..:)))

    ı-ıhhh...

    Cevap Yaz
  • Kıymet Kuşçu
    Kıymet Kuşçu 18.11.2005 - 00:25

    Baştan sona kadar, akıcılığıyla, kurgusu ve anlatım
    diliyle defalarca okunası olmuş.

    Tebrikler.

    Cevap Yaz
  • Dilek Eğri
    Dilek Eğri 17.11.2005 - 18:03

    Mutluluk yalnızlıkta saklanıyor
    Yalnızlık kentin en orta yerinde
    Ben senin gözlerinde ...bense şiirinizde...tebrikler

    Cevap Yaz
  • Mehmet Tekeci
    Mehmet Tekeci 17.11.2005 - 16:22

    gerçeğin ta kendisi .Hayatın yüğrekte uyanan aksi.tekdüze bir laf olacak ama bu şiir harika bir şiir.saygı vev muhabbetlerimle...

    Cevap Yaz
  • Bekir Gedikoğlu
    Bekir Gedikoğlu 17.11.2005 - 14:35

    'Acı bir hayatın türküsü gibi olmuş. Kutlarım aziz dostum'

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta