Yine vurgun yedim yüreğinden, karışığım, suskulardayım
Çekirge vedalarına karıştım, kavuşması erteli bir özlemleyim
Eski sevgilerle yaşayan bir ozanım ben, elvedalara da alışığım
Çekerim aşkın küreklerini uzaklara, ben şiir yazarak da yaşarım
Gecenin çiği yağarken dallara, ayrı kentlerde nefes alan, ayrı rüzgârların yüze vurduğu yürekleri dolaştım bugün. Ay gönül’e nur taşıyordu, öfkesini erteleyerek, mağrur bir sessizliğe bürünmüştü nur/un peşinde sel. Eylül’ün suskun bakışları duaya çağırıyordu geçmişini. Nur toplandı göklerde, ay şiirce saklandı bütün küskün gönüllere, sel kuma döndü sonra, açtı ve okudu aşkın kitabını haykırdı bütün yüreksizlere. Gece sustu, toprağa çiyle birlikte özleyiş yıldızları düştü.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.