Ağlıyor musun?
Ağlama güzel gözlüm
Biliyorum;
Sen değilsin ağlayan, öz’ün
Ağlamak olmamalı çözüm
Ben seni seviyorum ya iki gözüm
Bugün geçmişe doğru gittim bir an
Seninle ilk karşılaştığım gün geldi aklıma
Hava o kadar sıcaktı ki,
Çapa yapıyorduk tütün tarlasında
Alnından inen terler yanaklarından akıyordu.
Yen’inle siliyordun alın terini!
Karanlık odana fener
Hem yanar, hem söner
Gecene doğan güneş
Şöminede yanan ateş
Loş bir akşam yemeğinde masanda mum
Üzgün bir gecede sigaranı yakmak
Kaçıncı kez postacıyla kavga edişim
Hani benim mektubum nerede diye
Kaçıncı kez ağrıyor bilsen başım
Senden haber alamadım diye
Dün eskiden gezdiğimiz yoldan geçtim
Kaç yıl geçmişti aradan
Sanki o günleri yaşıyor gibi
Elim elindeydi
Sevgiyle bakıyorduk yine birbirimize
Omzuna yaslanıp saatlerce yürüdüğümüz
‘’Deniz kenarında bir yat,
Şehrin ortasında bir kat.,
Ayağımda da levi’s kot,
Olsun ne isterim’’
Derler ya..!
Benimde;
Kaderi öyle yazılmıştı
Köprü altında buluştular
Aşık olmuşlardı ikisi de
Çocukça aşktı onların ki
Yedikleri, içtikleri ve
Yattıkları yer aynıydı da
Mor menekşem
Açarsın kendi halinde
Yetişirsin zahmetsizce
Saksıda, toprakta..
Kokun başkadır
Saçılır her tarafa
Çok istedim unutmayı
Uyuyunca rüyalarıma girmemen için
Uyumadım geceleri
Başka şeylerle oyalandım çoğu zaman
Silebilmek için beynimden seni
Her aklıma düştüğünde
Hasret şarkılarımı senin için söylüyorum
Sevgi rıhtımında sarhoş gibi dolaşıyorum
Biliyor musun her şarkı seni hatırlatıyor
Nedenini sorma, çünkü seninle doluyum.
Bir yalnızlık hissi çöktü sen gideli içime
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!