Yazamadım yağmuru satırlara,
Akıp gitti avuçlarımdan gözyaşlarım,
Her yan sırılsıklam şimdi
Gitmek bir kapı belki, arkası duvar
Durmak ise ateş kimi zaman
Hayat susuzluğumdu kimi zaman
Sen ise şırıltısıyla huzur veren pırıl pırıl bir şelale
Yavaşça kar yağıyordu üzerime,
Üşümeme izin vermeden, içimi ısıtıyordu bu beyazlık
Tertemiz bir havayı doldurup ciğerlerime, ağır ağır yürüyordum
bu beyaz şehrin kalbine doğru
Pencere açık, rüzgara bırakmışım ellerimi
Yıldızlar yok, üşüyorum
Birkaç küskün satır,
takılmış işte boğazıma,
çıktığı kadar.!
İçimde senin sevdan
Boğazımda bir aşk
Tatlı tatlı gülümsüyorum gökyüzünde silik bir yüze
Sadece gözleri belli
Koyu bir karanlık gözleri
Gecenin ötesinde bir oda var
Mahmur gözlerle baktığın,
Ağır adımlarla yürüdüğün
Sisli bir oda..
İçerde sabah ayazı,
Yüreğindeki derini çıkarıyor.
Hayatsa bu istediğim
Ben yaşar giderim hayallerim boyu
Mutlu bir ıslıktan sağır olur kulaklarım
İçimde umutlarım, ceplerim deniz dolu
Ya bu dikenler niye ellerimde,
İçime damla damla biriktirdim seni
Hasretini kazıdım yüreğime
Kulaklarıma yerleştirip sesini
Hep senin hikayelerinle uyandım sabahları
Işıklarımı karatıp, güneşten kaçtım
gecenin sessizliğinde boğulan bir iki damla güneş
sen boğazımdan aşağı inen çay gibisin
hücrelerim bile ayakta karşılıyor bu sensizlik hikayemi
Yüreğim tel tel olmuş
Her parça ayrı bir yöne uçuyor
Sen sevgili, uzağıma yaklaşmışsın
Gözlerimin içine yerleşmişsin
Bir avuç su vursam yüzüme, akıp gitse kederim beraberinde
Ucu yok şimdi ışıkların
Gittikçe gidiyor,içime baktıkça renkler karışık!
Siyaha bürünür gibiyim
Kimi zaman mavi bir sakinlik,
Belki kıpır kıpır bir sarı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!