Tüm ayrılıkların aksine benim gidişlerim kavuşmak olmuştur
Bir yaz akşamı değerken tenine ellerin hazza boğulmuştur
Yola çıkma sebebim, yol boyunca hayalim, yolun sonundaki özlemim
Tek kıpırtısı kalbimin gözlerindeki oynak gülüşlerin
Dualarımda adını anmadan geçemediğim
Sevmediğin meyveyi benim de yiyemediğim
Uyandığında ilk onu görmektir mesela
Benim için en güneşli sabah
Ya da bir ağustos gecesi buz tutmasıdır yüreğinin
Çünkü minik iki el yoktur içinde ellerinin
Kapının çalmasını hiç oldu mu bu kadar beklediğim?
Gelişinle sanki özgürlüğüne kavuşacak bir rehineyim...
Küçük bir anı aklımda
Sen varsın galiba yanımda
Göremiyorum kalmışsın bulanık bulutların ardında
Konuşuyorsun sesin ulaşmıyor kulaklarıma
Ama yok yok kesin sen varsın yanımda
unutmuşum belki gözlerinin şivesini sesinin rengini
Tüm ayrılıkların aksine benim gidişlerim kavuşmak olmuştur
Bir yaz akşamı değerken tenine ellerin hazza boğulmuştur
Yola çıkma sebebim, yol boyunca hayalim, yolun sonundaki özlemim
Tek kıpırtısı kalbimin gözlerindeki oynak gülüşlerin
Dualarımda adını anmadan geçemediğim
Sevmediğin meyveyi benim de yiyemediğim
Ağzına kadar doluyum seninle
Hava boşluğu bile yok hücrelerimde
Gördüğüm duyduğum dokunduğum herşeysin
Aynı havayı soluyorsak nefes alıyorum
Beni sensiz bırakma varlığınla yaşıyorum...
Saatlerce izlenebilir küçük marifetli ellerin
Düşünürsünde sonu gelmez
Hep aynı yerdesin
Uyursun uyanırsın tek hecesin
Karanlığın başladığı yerdesin.
Duymazlar sesini kendine sakla nefesini
Görmesen de aç gözlerini, gözlerin ışıldasın
Bir bakıştan ibaretti önceleri mutluluğun adı
Sonra mutluyken eskitti bakışları
Yabancılaştı ellerin yabancı bir tende
Ve şahitti kokun günah sinmiş üzerine…
Baktığında aynalara görünür mü cam kırıkları
Olur mu acaba bir iki vicdan sızlaması
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!