Shabangahan (geceler)

SHABANGAHAN شبانگاهان
(Geceler)

Seni aradım tabelasız sokaklarda.
Kuşların göç etmediği, rüzgarın değmediği ağaç dallarında...
Ayın başında ve sonunda.
Gecenin dehlizinde, gündüzün seferinde...
Zamanın ilerisini, gerisini hesap etmedim.
Geçtiğim her yerden çiçek kokuları gönderdim sana.
Şiirli dönemeçlerde, bir türkünün melodisinde andım seni.
Gözlerinin buğusunu aradım aynalarda.
Yokluğun merhem olduğunu bilmezdim yaralara,
Sözler değilmiş var eden insanı ervahta.
Kaderim olduğunu bilseydim,
Zihnime kazımaz mıydım verdiğim sözü kalu belada?

Durduralım zamanı!
Dur, duralım zamanda.
Durdu, duralım zamansız...
Çınlasın kulaklarım sesinle, adın yankılansın semâda.
Cinler verilsin emrine.

Sesin...
Sesin, göğün kapılarını aralarken,
Zülkarneyn bir sed daha çekti kalbimin dağlarına.
Ab-ı hayatı buldum sanırdım,
Kana kana içtim ölümü.
Bakışlarım değmedi bir kez bakışlarına.
Görmedim sokaklarını şehrinin,
Geçmedim her gün geçtiğin tramvay duraklarından.
Senin için zamanı çalıyorum zamandan.
Bir yelkovanın gövdesindedir belkide mekân,
Sen münezzehsin,
Lâmekân...

Yıllarımın geçmediği beldelerden duyulur adın.
Adın ki bir saltanatın yıkılışına sebep...
Şatafatıdır gözlerin asude tahtımın.
Sözlerine aşinayım zihninde dolanan şarkının.
Kahinlerden rol çalıyorum, beni çokça an.
Ansızın bir sabah namazı öncesi dahil olayım rüyana.
Geceleri çalayım gündüzlerden.
Sana varayım en karanlık dehlizlerden.
Sen olayım,
Sana bulanayım,
Seni bulayım...

Sevde Betül KARABACAK