Seyyah Şiiri - Ömer Yücekaya 2

Ömer Yücekaya 2
33

ŞİİR


11

TAKİPÇİ

Seyyah

Onun suçu yok Abbas
Bütün kabahat benim
Ateş tünellerinde, ateşin kalbine dokunup
Ben çözdüm aşkın harlı düğmesini
Aşk yanığı ellerimle
Ben açtım Pandora’nın kutusunu

Yankısız bir uçurumdu
Bir intihar şelalesi gibi ben aktım ona
Azıcıktı çoğalttım, küçücüktü büyüttüm
Hayra yordum her kabusu
En kallavi ayrılıklarda bile, lirik kavuşmalar biriktirdim bize
Doğduğu nehirde ölmeye aht etmiş kızıl somanlar gibi
Hep onun sularında yüzdüm

Derindeydi Abbas, çok derin…
Hani şu dudağının kenarında “ben” olan
Sigara içen, küfreden
Gülünce, zemheride çiçek açtırıp
Ağlayınca, gözlerinden çığ düşürendi
Yüreğim el vermedi onun sevdasından başka bir sevdaya
Elim varmadı onun teninden başka bir tene
Bir onun tenini kendime yurt bildim

Yersiz, yurtsuz bir seyyahtım
Elimde abanoz ağacından bir asa, ayağımda deve derisinden bir çarık
Yayan yapıldak yollara düşüp, hep onun gölgesini aradım
İçimde saraylar kurdum ona Tac Mahal’i kıskandıran
Ayak bileklerine gümüş hal hal
Uzun ince parmaklarına yakut yüzük aldım Frenk diyarından
Obsidyen karası saçlarına taksın diye
Safran çiçeği buldum Acem illerinden

Vurulmuşum, mecruhmuşum ne gam
Yarasını yalayan hayvanlar gibi acımı yaladım da
Bir gün bile vazgeçmedim lepiska saçlı sevdamdan
Her kahrına “yârden gelmiş hoş gelmiş” dedim
Her acısını öptüm alnıma koydum
Onun suçu yok Abbas
Ben sevdim…


Ömer Yücekaya 2
Kayıt Tarihi : 15.12.2024 11:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!