Seyid Ali Şiiri - Hüseyin Karayel

Hüseyin Karayel
84

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Seyid Ali

Kelle sıfır olmuş sanki balkabağı.
Eğrelti telle tutturulmuş pantalon ağı.
Gördüğünde sanırsın mart buzağı.
Üstüne üstelik toplamış gelmiş tası tarağı.

Ne bahçesi varmış nede bağı.
İşlemez kirli derisine kaşağı.
Keçiyi kaçırmış, yemiş köylüsünden bir araba dayağı.
Sarmış heryanını bit yavşağı.

İlkin,mekan tutmuş kendine mezarlığı.
Sonra tebdili mekan, bulmuş bademliği.
Yapmış tenekeden kalacağı barınağı.
Keçiler kaçmış; tutmuş sımsıkı insanlığı.

Gençliği, kör eşeği, birde anacığı.
Yollara düşmüş. Kabullenmiş muhacırlığı.
Zaten hiç olmamış, bahçesi bağı.
Onlarında olmalıymış, bir karış toprağı.

Hep hayal edermiş, yapağı dolu yatağı.
Bir geçebilseler önlerindeki sazlığı.
Atacakmış, ayağındaki yarım çarığı.
Yürü demiş anacığı, düşünme az kalan katığı.

Koca gövdesini saran serçe ürkekliği.
Korkularının ellerine vuran titrekliği,
Kırık ümitlerin gözlerindeki fersizliği,
Anlat be Seyid Ali;
Geldiğin yerdemi unuttun yiğitliği.

Susma. Anlat Seyid Ali;
Sıkmasın seni, sorularımın yersizliği.
Gayretsiz beklersin, sana verilecek ekmeği.
Sen meslek edinmişsin, kendine deliliği.
Ya kalemin, kimseye bırakmaz bilgeliği.

Balkandan kaçarken, ince hastalığa tutulmuş, anacığı.
Zaten ana karnındayken ölmüş, babacığı.
Bolayır'a onaltı yaşında gelmiş. Yokmuş okur yazarlığı.
Yakasını birakmaz olmuş, hayatın perişanliğı.

Hüseyin Karayel
Kayıt Tarihi : 15.9.2008 03:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hüseyin Karayel