1998, Şanlıurfa doğumluyum. 22 yaşındayım. Lise öğrenimimden sonra Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde Tarih bölümü okuyordum ama daha sonra yarıda bırakmak zorunda kaldım şimdilik, Ama bu arada hiçbir zaman edebiyata olan aşkımdan vazgeçmedim. Sakin ve sabırlı bir insanımdır. “Vefa" kelimesi benim için çok önemli bir kavramdır. Çünkü bir insanı kaybetmek çok basit iken yine o insanı kazanmak bir o kadar zordur ve Mevlana’nın ya olduğun gibi görün, yada göründüğün gibi ol, dediği gibi hayatım boyunca hep göründüğüm gibi bir insan olmaya çalıştım.
Bu kadar kolaymıydı ki söküp atmak
Kırılmadın mı hiç? Seninde canın yanmadı mı?
Belki de güzel olacağına inanmıştık.
Şimdi unutmak eylemi ağır basınca ;
Hangi gecenin uykusu, daha huzurludur.
Amansız bir yanlızlık, sızladıkça sızlıyor sanki
Yitik bir şehirde yaşamı bulmaktı seni sevmek
Çocuktu, anneydi
Öylesine masum öylesine içtendi
Seni sevmek.
Denizini kaybetmiş bir şehirde martı olup uçmaktı seni sevmek
Ekmekti, suydu...
Belki birgün sende seversin
Alıp götürür bir hayal, tenha ıssız bir uzağa...
Sevmenin yüreğinde ateş olup yanmaya başladığı bir an gelir. Çöktürü verir dizlerinin üstüne,
Ve Boğazına düğümlenen birkaç kelime...
Anlarsın birgün.
Dilini bilmediğimiz bir ülkeydi sevda
Konuşmayı bilmeden yürüdük öylece...
Susuyordun artık susuyorduk artık
Öldürücek bu sessizlik beni korkuyorum
Sesin gelmiyor artık kulaklarıma
Sana bir adımım kalmış,
Sanki dokunsam gözlerini çevirip gözlerime
Bakacakmışsın gibi.
En derinine…
O an eriyecek sanki bedenim
Ana rahmine tekrar düşeceğim.
Ömrüm…
Ömrüm diyorum çünkü ben sen kadardım.
Gün yoktur ki kokun değmesin,
Mevsim yoktur ki sevdan değmesin yüreğime…
Şimdi güzelliğin mısra, güzelliğin şiir,
O zifir o katran hasretin.
Bir gece daha kal nar çiçeği
Bak keder doluyor gözlerim
Henüz ayrılık gelmeden
Gözlerin gözlerimde tutuklu kalsın
Zamanı durdururcasına
Seni seyredeyim
Nedendir bu can yakan sessizliğin,
Ölümün sessizliği insana yetmez mi?
Sen ki zihnimde yağan yağmurun toprak kokusu,
Öyle yüreğe asılı kalır ya hani…
Ve yılların pencerelerde eskittiği hatıralar
Bir yüzyıl sancısıdır hala,
Kırık düşler içinde bir kar tanesiyim.
Avuçlarındaki hayat çizgisinden sonsuzluğa uzandım.
Yaşam, ölümün o sessiz acısına yenildi sanki.
Ve Fısıltılı bir insan kalabalığıydın sen.
Neşeli şarkılar söyledim hep
Yinede üzülme diye.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!