Son sözleri söylenmemiş aşk yaşanıyordu aslında uzatılarak...
Bütün düşünceler bakışlara direniyordu aslında tükenmemek için...
Yalvarmayan seslerin tınısı ağırlaşmış, kalınlaşmış, bir türlü hedefine varamayan mermiler gibi salınıyordu boşa...
Sadece şaşkınlığın gecikmişliği yapışmıştı eskimiş sevdaya, çürümek için, körlemesine renkler salınıyordu, renk cümbüşlüğünü kaybederek pişmanlıklara, tümü siyahlaşmış zamanlara uzuyordu düşler...
Sadece garipleşen bir yürek vardı sevgi çıkmazında, sadece yalvarmayan bakışlar dolanıyordu unutulmuş gölgeliklerde, küskünlük ve de acınası beden çöküklüğü dar ediyordu düşünceleri...
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman