Sevmek yelkenler fora bir damla 6

1024
SEVMEK YELKENLER FORA BİR DAMLA 6
Hazan vaktidir artık sandal barınağı
Sarı
Kestane

Cana yeten bir hasret
Olmaz bir sabah

Ağlamalar sabahsız

Dünyanın bir ucu aşk
Bir ucu sevgi

Sevgiyi vur aşka
Hasreti gurbete vur
Vur olmaz sabaha

Yağmurları bekle

Bekliyorum
Yağmurum deyip gelen kapımı bile vurmadan
Bardaktan boşalırcasına hem
Bir sağanak
Yıkan kapımı bacamı
Açık değil mi ki zaten sana hep bildim bileli

Her çeşidiyle sevmek yağmuru
Her rengiyle hazanı

Ben yağmurum desin
Mavi
Vakit bu vakittir işte şair

Vakit bir hazan vakti

Var mı ki fecrin sonrası var mı ki daha beyazı
Bir ipek ten ki şeker tadında
Nura bağlı üstelik ak ve pak

Denizin akşamı olmaz doğaya karışır
Okaliptüs tepemde
Ve zakkum pembe bir gül yanak
Nazlı
Ve nazenin
Nazik
Nazlı mı hem ne naz şairler konuşmaz

Şiir yaz şair

Gel demezsin ki geleyim
Git demek yok ki zaten kitabında
Sandal barınağı aşkındır
Vardığım tüm kıyılar sen
Kesiktir yolların yasakların harami
Al kalemi dersin
Derdimi yaz şair
Halim hal değil ki ahvalim ahval

Seviyorum seni bulut renginde
Seviyorum seni yağmur sesinde
Seviyorum seni şeker tadında

Ben maviyim dersin deniz renginde
Ben kahveyim dersin yağmur gönlümde
Ben kestaneyim kestane kebap bir kadın şeker dilimde

Bilir misin nasıl sevdiğimi
Dönülmez bir yolda
Bir hazan vakti
Yağmurlar yağarken üstüme

Yatık batık bir sandal duyacak ancak sesimi
Tahta küçük iskele
İzbelik
Ve sessizlik
Ve dilek tutuğum bir türkü
“Urfa dağlarında gezer bir ceylan”
Benim dağlarımda bir zalim sevda

Her anıma girmek senin neyine
Yürek telim titrer ki ne titrer
Hep sensin
Mahkûmunum
Rüzgârların hep bende
Sesin
Nefesin

Bir resmin bile yok yazık ki bakacak
Yağmuru onda ağlatacak

Önce sakallı deli gitti
Sonra ihtiyar balıkçı
Beyaz griye
Mavi anlaşılmaz bir renge büründü
Giderken kitabında eyvallahın bile yok

Ben hep böyle sabırda
Bir Eyyup sabrında ölmek
Olmak zorunda

Ey sandal barınağı ey

Şu haline bak

Nerede şimdi o palmiye
Nerede o vefa
Sendeki vefa bin cefa mı yoksa

Bir başka dünyaya mı kaldı aşk
Bir başka bahara
Kimi yolcu ettin ki şimdi mahşere
Kimi sırat köprüsünü geçirdin

Bir başka hazan
Bir başka yağmur şimdi

Bir fettan peçeliydi hâlbuki
Siyah beyaz gecelerime düşen
Kardelen çiçeği tadında bağrımın karlarına

Nasıl vazgeçeyim öyleyse yağmur damlası koynunda
Karanlığında ki hem
Vay ki ne vay

Ne çiçeksin çilelisin sen vay vay

Bakarım fecrin göbeğinde olursun
Bir naz
Bakarım bir hazan vakti
Okyanuslar ötesi
Bakarım şekere gark olmuş bir nur
Beyaz ve pak
Bakarım bir hayali mimoza
Adı sanı bilinmez bir çiçek
Bakarım bir yağmur ki denize benzer
Mavi
Bakarım bir su bir pınar

Bir damla olmalı öyleyse
Bir zerre
Ses ve nefes vermeli aşka

Beklesin bu yürek inadına dinine yandığım
Gelir bir hazan vakti belki kim bilir
Yağmurlar yağarken üstüme

Adı aşk olsun öyleyse
Sevda olsun adı
Yürekten olsun yeter ki bir yürek sesi olsun
Vefasızlık olmasın içinde
Unutmak
Unutulmak olmasın

Hazanın sonu zemheri
Fecrin sonu bir başka gün olmasın

Sevda olsun her mevsim
Aşk olsun her daim yağan yağmurlar

Vefasızlığı kalleş
Kaderi hep kahpe saysın

Düşün en yürekten olanı olsun
Delsin karları
Karaları
Kutsal yoğursun ne varsa sevgiye dair

Bin ömür olsun
Bak i nur olsun tüm karalara karanlıklara inat

İnat kim vurduya giden geceye
İnat bir başka güne

Yazılsın bir kutsal sunak kıyametsiz bir sevda

Sevmek illa da sevmek olsun

Olsun rüzgârlarda yelkenler hep fora bir damla.

özay sağlam