Uyuyanlar uyansın, sevkiyat var dünyadan!
Gafil kullar inansın, vazgeçsinler hülyadan!
Her gün milyon faniyi, terhis eder Azrail,
Ecel gelip çatmadan, geçin pembe rüyadan!
Tul-u emel sığmıyor, şu kısacık hayata!
Sığanlarda değmiyor, bil verilen fiyata!
Hazırlanmak gerekir, öyle ise bekaya!
Göz kapamak gerçeğe; inan ki büyük hata!
İsabetli değildir; tul-u ömür isteği!
Vicdan sana vermiyor, bu konuda desteği!
Nefs ve şeytan şaşırtıp, yöneltse de dünyaya;
Her gün binler salalar, vurur ona kösteği.
Ak saçlara kulak ver; sana neler söylüyor?
Gafletine şaşırıp, sabah, akşam paylıyor!
Sarhoş akıl ne yazık, derk etmiyor bunları!
Deve kuşu misali; güya gönül eğliyor(!)
Kanma ehl-i dünyaya, ariflere as kulak!
Oku ayet, hadisi, bak ne diyor o, ulak?
Yeryüzünü gez dolaş, gör münkirin sonunu!
Seyreyleyip ibret al, ister senden bunu hak!
Dört elle de sarılsan; dünya olmaz sana yar!
Etrafına bir baksan; yüz binlerce örnek var!
İlan eder her bir şey, dört mevsimde zevali!
Mevzu kati demek ki; baki değil bu diyar!
Yol üstünde kurulmuş, bir pazardır şu mekân!
Pis ve nezih iç içe; çok acayip bir dükkân.
Nezihinden tat biraz, kerihine yaklaşma!
Çünkü dar-ı sınavdır, beşer için fani han.
Âşık olma aynaya, o, sadece bir mirat!
Bil onlarda bir cemil; eder esmasın irad.
Sakla gerçek sevgini, o sahib-i esmaya!
Buna denir; muhabbet, koyma sakın başka ad!
Sevkiyat var ukbaya, ora dar-ı bekadır!
Bu gidişler gurbetten, sılamıza likadır!
Hiç diretme boşuna, şu yolculuk zaruri!
Sevkler yok’a değil ki, Rahim olan Hakkadır!
Cihat ŞAHİN
06.06.2010-İZMİR
Kayıt Tarihi : 5.6.2010 22:20:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gafil kullar inansın, vazgeçsinler hülyadan!
Her gün milyon faniyi, terhis eder Azrail,
Ecel gelip çatmadan, geçin pembe rüyadan!
Tul-u emel sığmıyor, şu kısacık hayata!
Sığanlarda değmiyor, bil verilen fiyata!
Hazırlanmak gerekir, öyle ise bekaya!
Göz kapamak gerçeğe; inan ki büyük hata!
İsabetli değildir; tul-u ömür isteği!
Vicdan sana vermiyor, bu konuda desteği!
Nefs ve şeytan şaşırtıp, yöneltse de dünyaya;
Her gün binler salalar, vurur ona kösteği.
Ak saçlara kulak ver; sana neler söylüyor?
Gafletine şaşırıp, sabah, akşam paylıyor!
Sarhoş akıl ne yazık, derk etmiyor bunları!
Deve kuşu misali; güya gönül eğliyor(!)
Kanma ehl-i dünyaya, ariflere as kulak!
Oku ayet, hadisi, bak ne diyor o, ulak?
Yeryüzünü gez dolaş, gör münkirin sonunu!
Seyreyleyip ibret al, ister senden bunu hak!
Dört elle de sarılsan; dünya olmaz sana yar!
Etrafına bir baksan; yüz binlerce örnek var!
İlan eder her bir şey, dört mevsimde zevali!
Mevzu kati demek ki; baki değil bu diyar!
Yol üstünde kurulmuş, bir pazardır şu mekân!
Pis ve nezih iç içe; çok acayip bir dükkân.
Nezihinden tat biraz, kerihine yaklaşma!
Çünkü dar-ı sınavdır, beşer için fani han.
Âşık olma aynaya, o, sadece bir mirat!
Bil onlarda bir cemil; eder esmasın irad.
Sakla gerçek sevgini, o sahib-i esmaya!
Buna denir; muhabbet, koyma sakın başka ad!
Sevkiyat var ukbaya, ora dar-ı bekadır!
Bu gidişler gurbetten, sılamıza likadır!
Hiç diretme boşuna, şu yolculuk zaruri!
Sevkler yok’a değil ki, Rahim olan Hakkadır!
Tebrikler ne mükemmel dizelerdi yazan kaleminizi her dem diri ve naki kılsın yaradan.Selamlar saygılar sevgi ve muhabbetle...+
TÜM YORUMLAR (1)