Denizi beyaza boyasam tatlı sert
Rastgele serpsem pembeyi gökyüzüne
Birkaç mehtap yerleştirsem geceye
Sallanan bir koltuğa otursam
Cerrah inceliğiyle nakış nakış
Yıldızlar döşesem karanlık şu geceye
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bir gölge gerçeğe bürünse aniden
Gölgelerin ayak sesleri yankılansa geceye
Uykumun başlangıç yerinde bir el dokunsa şakağıma
Saçımda dolaşsa okşarcasına
“Seviyorum! ” dese
Fırlayıp yerimden kalbim çarparak, haykırsam
“Seviyorum! ” desem geceye
“Seviyorum! ” desem…
Harikaydı...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta