Seviyorum Bu Karamanı
Seviyorum ben bu Karamanı
İçinde insanlar yaşamasa
Hatta kuşlar bile olmasa yine de sever miydim?
Sanmıyorum...
Bazen efkar basıp da sitem etsem de
Çekip başka diyarlara gitmeyi hayal etsem de
Bir dikili ağacım bile yok desem de
Denizli, sahilli, ılık, tenha bir şehir istesem de
Seviyorum ben bu Karamanı
Arabaşını seviyorum mesela
Ekmek atmasını
Elmasını,
Caddelerinde volta atmasını,
Yoldan geçenlerin selamını alıp
Kel Mamutlara, Süreyyalara Recep armutlulara
Laf atmasını, onlara sataşmasını seviyorum.
Kütüklüden bir dostun yolumu çevirip
Çaya davetini,
Bir esnafın kapısından selam verip
Ayak üstü muhabbetini
Bir gün dahi ayrı kalsam hasretini
Aktekkeden bakınca görünmeyen
Karaman Kalesinin siluetini
Kasabadan gelirken gece ışıklarını
Seviyorum…
Seviyorum işte, ne bilim seviyorum…
Üzülsem de tabelalarda haçlı ismi olmasına
O haçlı isimli kafe denilen yerlere
Zaman öldürenlerin dolmasına
Gençlerin füze sesli araçlarla artistlik yapmasına
Hiç yoktan bir birlerini pataklamasına
Kız erkek, ulu orta her fırsatta en galiz sinkafları patlatmasına
Kaldırımda bak ben seni nasıl kenara atarım der gibi omuz atmasına
Modern ve entel bir hava için ağzını yaya yaya
Argoyu bile katledercesine çene patlamasına
Sitem etsem kızsam gücensem incinsem de
Yine de seviyorum ben bu Karamanı
Konya Karaman denilince
Cinnet haleti ile kızanları
Hala bir sulu parkımız vardı diye arayanları
İki de bir sosyal bölüşümlerde eski Karaman fotoğrafı atanları
Seviyorum.
Adam satanı, çıkar için takla atanı,
Mevki ve makama yağ yakanı,
Hiç alakasız iftira atanları
Gıybetin en derin mahremlerinde gezinip
Başkalarının muhasebesini yapanlarını
Elbette ayrı tutuyor kale almıyorum.
Seviyorum ben bu Karamanı…
Bir darlanıp da gönlü güzel bir kardeşimle
İki lafın belini kırıp takırdamayı
Osman Nuri Koçak Hocamla tarihe siyasete ve felsefeye dalmayı
Açıp İbrahim Şaşma ya da Turani’den birkaç satır okumayı
Hikmet Elitaşın yeni bestelenen şiiri var mı diye meraklanmayı
Mısırlıoğullarından kardeşim Ahmetle çocukluğu yeniden yaşamayı
Erkin Tel Mustafaya kapı aralığından tekmil verip tekmil almayı
Ömer Karayumak abimle şöyle bilinmeyenleri araştırmayı
Osman Ülkümen’den Tarihçi ordularından duyduğumuz yalanların gerçeklerini duymayı
Sohbeti bal kıvamında Ulvi Emre Hocam ile aynı mekanda olmayı
Gazeteci meslektaşlarımla toparlatıverip iki dakika kaynatmayı
Fikret ve Fevzi Yıldızbaş ile gizli gizli mesajlaşmayı
Mehmet Yıldızbaşla gelecek 100 yılı konuşmayı
Ali Güley ile çay
Can kardeşlerimden Kadim ve baki dostum
Ahmet cici ile ve Gıymatlısı
Kalem ve gönül ehli
Yasemin Gön cici ile ve
Karamanın kültür elçisi güzellik fabrikatörü Filiz Sertan Kızıl ile dertleşmeyi
Hanımefendi Yaseminin prenses kızına cadaloz diye takılmayı
Nalan Yeğin in bir konserinde olmayı
Veli Bozkır Başkan ile karamanın kültür sorunlarını tartışmayı
Can yeğenim Sümeyra Akkülah’ın başarılarını alkışlamayı
Can yeğenim Alper Akkülah’ın kaçıncı örnek sitesi olduğunu saymayı
Ahmet Hamdi Külahçının mekânında
Onun kesesinden onun servisi ile ona çay ısmarlamayı
Mehmet Şenalp dostum ağabeyim ile
Sosyal medyadan duyguları imbikleyip de paylaşmayı,
Siyah önlük beyaz yaka ile başlayan okul arkadaşlıklarını
Her fırsatta yad edip onlarla hasret gidermeyi
Boyacı Çarlinin Yani Nazmi Asmanın önünden
Bir resmi geçit edası ile geçip o gülen yüzlü ile bir hal hatır sormayı
Ne haber ciğerim deyip Eyvallah Ciğerim demesini duymayı
Rahmetli Babalarının topluma hediyesi Gülsevenlerin çayını yudumlalamayı
Seviyorum…
Karamanı ve Karamanlıyı seviyorum
Sıkılınca kendimi attığım hobi gecekondularını seviyorum
Osman ve Hasan yoğunluğundaki bahçelerde
Osman öğretmenimin bağırarak selam vermesini
Hacı Osmanın sakin ve sessiz komşu bahçelerine dalıp
Onların işlerini görüvermesini
Hasan Burun kardeşimle ürün ve üretim hakkında fikir alışverişini
Kamil ve Gülşen Celallerin bir yudumu yalnız boğazdan geçirmeyip
Gülen yüzlü davetlerini
Angara Bebesi pırlanta gönüllü Recep Uysalı ve canparelerini,
Ondan devraldığı parselde Can pahasıan can kurtarma peşinde
Cansiperane savaş veren Doktor Muhammet Korkusuzu ve kuzucuklarını
Aynı parselin eski sahipleri Cumhur ve Hatice kardeşlerimin
Ve evlatları Gözde İle Adamım Utkunun hasretlerini çekmeyi
Bahçe sakini olsa da sık sık etrafta polis jandarma bekçi gibi
Etrafı merak sağanağı ile kontrol eden
Dünyanın en büyük sanatçısını da,
İki elmas parçasını işlemek için çırpınan güzellik dağıtan
Rabia/Safa kardeşlerimi ve evlatlrını,
Bahçemim kalfası, hayat okulumun öğrencisi
tesadüfen rastladığım kaşıkçı elması
Az cadaloz az huysuz ama en çok da İNSAN gönüllü
Can yoldaşım kardeşim öğrencim kalfam Şenay Keleşi
Ve onun günümüz gençlerine inat seviyeli duruşunu
Seviyorum…
Sonra var ya hani Akdenize doğru uzanan dağlarını
Tabak gibi bitek taban araziden oluşan ovalarını
Şimdilerde kuruyan gölcüklerini
Minik akarsularını
Bazıları kurumuş pınarlarını
Karasuyunu, Deliçayını, İbrala Deresini Göksuyunu
En çok en çok da Kaf Dağım dediğim, Karadağımı seviyorum…
Karadağ'da bir armut ağacı altında
Ovayı ve köyleri kuşbakışı seyretmeyi seviyorum.
Bu kadim şehre hizmet edeni,
Hizmetten sonra ahirete gideni
Bu mübarek topraklarda dinlenen gönül erlerini
Günde 5 vakit çağrılarla yaratılış gayemizi belirten mekanlarını
Birisi de Evladım Komando Çavuş muradım olan güvenlik kuvvetlerini
Babası gurbette maişet için çalışan 4 yaşındaki torunumun
Oğul Balım Kadir Teoman Özünalımın
Nerelisin diye sorulduğunda Karamanlı diyen dillerini
Bir karanlık hücre gibi yüreğimin bir parçasını hapseden Ankaraya inat
Karamanımı seviyorum
Hiçbir insan yaşamasa
yine de sever miydim karamanımı
Sanmıyorum
Lı eki olmadan sevemezdim herhalde
Demek ki ben karamanı seviyorum derken
Aslında Karamanlıyı seviyorum
Sizleri seviyorum
İyi ki varsınız.
İyi ki karamalısınız
İyi ki var olarak bu sevgime kaynak oldunuz
Sisin sayensizde Karamanı Memleketimi
Vatanımı bayrağımı ülkemi ve dünyayı seviyorum
Güzel insanlar önünüzde saygı ile eğiliyorum…
Hasan ÖZÜNAL
Karaman - 2018
Kayıt Tarihi : 24.4.2021 00:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!