ıslığı dudağında takılı
bir serseri gibi yürüyordum
kimsecikler yoktu, tanrı bile
elinde asası, sırdında azığı, yürüyordum
bir tek tanrı bile yoktu
kimse tanrılardan söz etmiyordu
o kadar güzel bir gündü ki
sıkıntıyı ilk kez göremedim
bulamadım, terketmişti dünyayı
yürüyordum bir peygamber rehasıyla
fundalıklarda tavşanlar sevişiyordu
çiçekler sevişiyordu her yanda
tıklım tıklım bir sevişmedir her yer
bu sevişmelerdi kokular
kokular bu sevişmelerden geliyordu
bir tek tanrı bile yoktu
ne güzel, dedim kendime
ne güzel işte, konuşmuyor kimse
sevişerek anlaşılabiliniyordu
sevişerek yürüyordu dünyamızda işler
bir tek tanrı bile yoktu
papatyalar gibi çıplak
rüzgar kadar hürdüm
bir iğde ağacının dibinde uzandım
gözlerimi usulca kapadım
yamaçları karlı bir krater
keşfetmiştim nasıl oldu bilmem
anadan doğma girip yüzdüm
Kayıt Tarihi : 1.5.2021 11:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!