Gözlerim kuytu karanlıklarda
Karanlık bir odada
Hangi satırında olduğunu bilmediğim
Bir yazı…
Karanlık duvarda
Seçemediğim resimdeki gözler
Taşıtlar yol alır
Güneşin doğacağı ufuklara
Hepsinin vardır bir yolcusu
Dönenler vardır geriye o yolculuktan
Batışını bir tepeden izlemenin
Hüznünü yaşamak ister gibi
Yine de gider taşıtlar
Sabah güneşinin,gözlerdeki yakıcı parlaklığını
Daha yakından
Hissettirmek için yolcusuna
Çevirsen de yüzünü başka yöne
Hayal hayal gözlere düşer güneş
Kendi rengiyle…
Bir sarhoşlukla dönenler olur
Daha önceden gördükleri
Diğerlerinin peşinden
Giderken o tepeden
Başka doğuşlara doğru güneş
En güzel renklerle makyajını yapıp
Kıskandırır; yakınındaki bulutları.
Cömertliğinden vazgeçip
Alır maviliğini denizlerin
Sonra;
Ateşli bir kadın gibi
Sokulur gizlice
Doğuşunu bekleyen
Yeni yolcuların gözlerine
Doğuşun ateşini bilmeyenler
Batışın hüznünü anlayamazlar.
Ölümden korkan süslü bir ihtiyar gibisin sen
Bir görünüp cezbeden içine alıp kaybeden
Nefretin var belki zamana
Zamanla aldanmış,unutmuş,yorulmuş
Koynundaki şu kalabalığa
Seninle bilinmez: Kalabalıklar, şu sesler
Hayat dediğin;
Bir nefes bir heves
Hiç bitmesini istemediğin
Kimi zaman ne nefes ne de heves
yeter
İçindeki bitmek bilmeyen
üzüntüleri
Ya da mutlu olma arzusunu
gidermeye
Güller gelir avuçlarına
Sonra solar zamanla
Sevgiden uçuşup yerleşir
yanaklarına buseler
Hasretinin en derin anında
Sarar seni hep istediğin o sıcak
huzur
Ya sonra…
Belki nankörlüğün seninle hep
yanında
Unutursun avucunun mutluluğunu
Kaybolur yanağındaki sevgi
Yalnızlık seninle kalmak
istediğinde
Kıskanç bir hüzün sokulur sessizce
İster kabul et istersen etme
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!