Sevgisini Çoğaltanlar - Garib Çoban

Sevgisini Çoğaltanlar - Garib Çoban

Aşk, kendinden başkasına gitmektir.
Şöyle bir seyret alemi, her Adem’in biri bir nesneye sevgisi var aşıktır.
Yalan denen bir şeytan var.
Lütfen öğreniniz!..
Hz. Adem insan saffetinin saflık, arılık ilk özgün örneğidir.
Yalan nedir bilmediği için şeytanın iğvasına çabucak kandı ve yasak ağaca yaklaştı.
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki nemsin.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Der misin ki bir gün!..
İnşallah çok bekletmedim seni, beklediklerim arasında.
Seni dünyaya bağlayan insanı
bulduğunda.
Farklı biri oluyorsun, daha iyi biri.
Okumadığım kitaplar, okuduklarımı geçti.
Olgunlaşmamış sevgi, seni seviyorum çünkü sana ihtiyacım var der.
Olgunlaşmış sevginin söylediği ise sana ihtiyacım var çünkü seni seviyorumdur.
Kendimi bulmam için, şems vakti gezmem ve de görmem gereken yerler durmadan artıyor.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Birçok şarkı ve müziği daha dinlemedim veya henüz bestelenmediler.
İçimdeki bu yetememe hissini dindiremiyorum.
Sanıyorum bir ömür daha lazım.
Ey gönlümün sahibi emin ol, dünyada hiçbir şeyden zevk almıyorum.
Bu kadar inanmadım hiç kimsenin geleceğine.
Bütün bu tatsız günler içinde yalnız seni arıyorum.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Mesele yoktur dünyada
Mesele yaptığımız için mesele oluyor.
Olmayacak şeyleri istemek de doğru değildir.
Bin sene de yaşasak o his geçmez.
Geçseydi ilerleme diye bir şeyin, yenilik diye taze bir lezzetin anlamı kalmazdı.
Değişen aslında yerler ve fikirler değil.
İnsanoğluna yaratılıştan bahşedilmiş kalbi cevherlerin keşfi.
Onları keşfettikçe dış dünyadaki herşey yeni geliyor.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Biz değişmezsek, farklı yer ve fikirlere aynı yerden bakıp aynı şeyi görürüz.
Bir ömür daha lazım bize, vefatımızdan sonra.
Çünkü bir ömrü umutlanarak geçirdik.
Manâ anlamayanlar içindir,
konuşma anlamayanlar içindir.
İzah anlamayanlar içindir
anlayana bir bakış yeter.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

İmtihansızımız yok!...
Kiminin evladıdır imtihanı, eşi, anne-babası, komşusu, akrabası, kiminin kendisidir imtihanı.
Sabır; herkes,biriyle imtihandadır!..
Sizin bir kısmınızı diğer bir kısmınıza imtihan kıldık.
Bakalım sabredecek misiniz?. Furkan-20)
Rahatlığı hiç yok sanma, var da bu dünyada değil.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Teheccüt vakti bir ışık içinde akan su gibi şems vaktine içimden içime dökülüyorum.
Bazı zamanları dondurmak istiyor.
İnsan; kıpırdamasın, orada kalsın. Akmasın zaman, imtiyaz sağlasın.
Lakin olmuyor; zamanın vazifesi akmak, insanın vazifesi yürümek.
Belki başka bir yerde, başka bir günde daha güzel şeyler olur.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Zira hareketsiz kalan ne varsa, ölüme mahkûmdur.
Yetinmeyi, yitirmek bilirim.
Bilirim ki, rıza-i kalp ile meyledilmiş her şey ölümsüzdür.
Buna akıp giden zaman da dahil. Yetinmeye, yetim kalmış bir çocuğun göğsüne yerleşen umudun hayalinde bakmalıyız.
Bir insanın yetindiği şey umuduysa, yarın ulaşacağı şey de umduğu olur.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Kendi kendime kaldığım zamanları kayıptan saymıyorum. İnsanın içinde de basamak basamak uzanan bir yol var.
Günbatımını seyrederken veya güzel bir müziğin ahengine kapılırken.
Mesela, hiç kıpırdamasa bile yerinden, kendi içine doğru yürür insan.
Görünmeyen ardındaki zahiri görmek, mukayesede adil, muhakemede ehil olmak, taassubun perdesinden kaçınmak ve de itidal sahibi olmak.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Ancak ve ancak kalbi temiz tutmakla mümkün.
Zira kalp kirlenirse akıl bulanır.
Yalnız kaldığın anlar içinin tenhalarına derin bir seyehat başlamıyorsa.
Biraz sonra musibete, hata yapmaya, haksızlığa uğramaya ya da maruz kalmaya hazırlıklı ol.
Sessizlik ve yalnız geçen saatler kalbin, vicdanın, niyetin ve amelin kalibrasyon saatleridir.
Mutsuzluklarımızın temel sebebi; bu sessiz anlarda miskinliği içimize yürümeye tercih edişimizdendir.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Ya insanın içinde ki ben gitmişse ona huzur veren o güzel şey artık hayatında olmuyorsa.
Nasıl huzur bulur ki fani yaşamda insan.
Zaten huzur bulacağımız insanla beraber yaratılmadık mı?..
Kalplerinde olmayanı dilleriyle söyleyenlerden uzak dur gönül.
Bildiğinin doğru olduğunu zann ve iddia ederek inat ve direnmek, görene kadardır.
Görünce bütün bilmeler değişiverir!..
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..

Azabı gördükleri zaman asıl kimin yolunun sapık olduğunu bilecekler. Furkan-42)
Sevgili ölüm, henüz yaşamadım güzel insanlar tarafından
biz aşık kalırız.
Kavgalar, sancılar, uzun geceler boyu uykudan alıkoyan düşünceler, nihayet son bulacak.
Fakat geride biraz tortusu kalacak.
İnsanı insan yapan da budur; hüznünden, kederlerinden, buhranından ve de azaplarından geriye kalandır.
Çalab'ın dünyasında yüz bin türlü sevgi var, sevgiliyi arıyan nerde?..
(Y.ed - Güzide Mektuplar Albümü)