……… Serçelerin ürkek ve ahenkli ötüşlerinden tenlerimize yansıyan sonsuz senfoninin
ölümün kıyısında başlayıp girdaplarına sürüklendiğimiz anlardı bitmez dediğimiz geceler
ve sabahın gizeminde sarmaladığı uçsuz bucaksız yolculuklarımız… Serçe kadar hafif,
ötüşü kadar çıldırtan, ölümü güzelleştiren soluksuz anlarımız…
……… Erosa nazire yaparcasına ıssız ormanın derinliklerinde yeni yollar, geçitler ve pa-
tikalar keşfediyorduk soluklarımızdan ölüm, tenlerimizden yeniden doğuş yayılırken ve
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Devamını Oku
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.