Sevgiliye Mektuplar DİLiMDE ARABESK CÜM ...

Olgun Ekinci
271

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sevgiliye Mektuplar DİLiMDE ARABESK CÜMLELER

......... Susmayı beceremeyen ölümcül düşlerden uzanırken gün geceye, ya git ya da öldürme demiştim giderken... Öldürmekse zaman şimdi ya gitmek neydi sevgili? Tüm faili meçhul doğumların kuvöze yatırılmış zanlılarıyız cinsiyeti belli olmayan erken doğumlarda...

......... Esir geliriz dünyaya, esir yaşar esir gelişiriz acıkmışlığımız ana memelerindeki süte endekslidir, altımıza bağlanan bezleri bile seçme şansımız yokken, ıssız ve çıplak ölmüş tenlerimizin bile gömüleceği yeri seçme şansımız yoktur... Küllerimle savrulmayı seçsem yerine gelir mi isteğim?

......... Vadideki nehirlerden denize ulaşan sal yapmıştım yalnızlığımla yolculukta bilemezdim denize ulaşıp seninle özgürleşeceğimi... Özgürlük sevdam olup gözlerinde açtığım mavi mavi yelkenler yaptım, ikimize ait olan okyanuslarda ve her yeni güne yeni mavi yelkenler açar serinleten sularına bırakırdık vira diyerek düşlerimizi...

......... Toprağa çıkmak istemezken ben sen hüzünlerine sarılır, hüzünlerinle dertleşirdin, kimi, neyi, niçin sorgulardın bilmezdim, anlatmaz susardın uzaklara bakarak... Susar ve öyle konuşurduk gülmeye zorladığımız gözlerle, aşkla bakardım aşkı, alfabesini öğrendiğim gözlerine ve aşk yeniden tanımlanırdı bakışlarımızda...

......... Alfabenin tüm yanlış harflerine inat en doğru iki harfiydik seninle yan yana gelince anlamlaşan... Bölünmüş yolun iki yarısı, tren raylarının iki paralel uzantısıydık tek başına anlamsızlıklara inat birlikte bütünleşirdi yollar ve raylar... Müritleri olmayan bir dinin iki taraftarıydık içinde yobazlık, doğasında inanlara zulüm yapmayan ve küçük çocuklara din dayatması yapmayan, onları o inançtan soğutmayan...

......... Putlaşmak ve konuşmak arasında sendeledik durmadan ve her dik duruşumuzda yeni bir sarsıntı olmasın diye buğulanan gözlerimizi gözlerimize astık... Hani iri ve kara gözlük takarlar cenaze defnedilirken olmayan sahte gözyaşlarını saklamak için ve sevgili biz hiç kara gözlük takmadık, saklamadık buğulanan gözlerimizi... Ve ben ‘’yapma’’ demiştim sana o Anadolu’nun ücra kasabasından sen otobüse binerken buğulanan gözlerine seslendiğimde, şimdi buğulu bir göz görsem ay doğar mı? Diye düşünürüm... Ve ne zaman bir otobüs görsem camlarında buğulu gözler ve seni arıyorum... Her otobüste seni arıyor seni anlıyorum sevgili... Beni hiç anlamadığın kadar... Yokluğunda bile tanrıçamsın.

24.12.2008 - Adana

Olgun Ekinci
Kayıt Tarihi : 25.12.2008 15:53:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Olgun Ekinci