Biliyor musun
Artık geceleri yıldızları sayıyorum avuçlarımda.
Her biri senin adını taşıyan birer kayıp harf.
Bazen bulutlar üstüne şiirler yazıyor rüzgâr.
Ben ise kum saatindeki sessizliği dinliyorum zaman kırık bir şarkının nakaratına dönüştü.
Sokak lambaları bile seni anımsatıyor bana.
Işıkları titriyor bir gözyaşı gibi süzülüyor asfalta.
Duvarlara çizilmiş o eski yazılar
"Burada bir kalp sevmekten yorgun düştü."
Ama sen bir rüyanın sabahı unuttuğum son cümle gibisin…
Biliyor musun
Artık martılar bile gülüyor ardımdan kırık bir iskelede bekleyişimi görünce
Deniz senin kokunu getiriyor dalgalarla.
Sonra bir çocuk heyecanıyla çekip götürüyor.
Kumlara ismini yazıyorum bir gelgit siliyor bir gelgit yeniden yazıyor…
Bazen bir ayna görüyorum sokak aralarında içinde sen ve ben iki soluk hayalet.
Uzanıyorum dokunmak için ayna buğulanıyor...
Biliyor musun
Şimdilerde seninle gittiğimiz sahafları daha sık ziyaret ediyorum.
Eskiden yaptığımız gibi küçük notlar bırakıyorum sana Belkide bende senin bıraktığın romana denk gelirim.
Ellerinin değdiği sayfalarda notlarını bulurum diye.
Tüm günüm orada geçiyor aşkın anatomisini araştırır gibiyim.
Artık mektuplarımı bir şişeye koyup atıyorum denize.
Her biri "Neredesin" diye soran bir çığlık.
Belki bir gün kıyıya vurur senin parmakların okşar kâğıdın yıpranmış yüzünü.
Ama şişeler hep boş dönüyor içlerinde sadece tuz ve benim sessizliğim.
Şimdi bir tren sesi duyuyorum uzaktan taaa uzaklardan.
Rayların üstünde çınlayan bir vedalaşma.
Penceremde sallanan çingene pembesi perdeler senin rengindi hatırladın mı ?
Bir istasyon ışığı yanıp sönüyor gözlerimde gidenlerin değil hiç gelmeyenlerin hüznüyle…
Biliyor musun
Artık kelimeler bile usandı bu yükten.
Cümleler soluk heceler gibi dökülüyor ağzımdan.
Bir ressamım ben şimdi fırçamda senin ten rengin.
Ama tuval hep yarım bir gözünün ışığı, bir dudağının kıvrımı eksik…
Belki bir gün
Bir sonbahar daha kucaklar bizi yapraklar "sen" diye fısıldar rüzgâr "ben" diye inler.
O zaman belki bu şiirin son dizesini birlikte yazarız.
Ama şimdi yalnızlığımı sarıp sarmalıyorum eski bir gazete gibi ve sabaha kadar seni beklemekten vazgeçmediğim yalanını fısıldıyorum yastığıma.
Kayıt Tarihi : 28.2.2025 02:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sevgiliye Ulaşamayacak Mektuplar
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!