SEVGİLİYE MEKTUP 1: Yüreğimin zeytin göz ...

Yüreğimin zeytin gözlü bacısı
16-04-1985

Ne güzel yazmışsın ellerinle kaleminle deyil yüreğinle yazmışsın her kelimede satırda göz yaşı hasret yüreğinde damlayan kutsal sevginin kendisi var Ne güzel seni sevmek hele hele senin tarafından sevilmek Bu duyguya inanmak ve bu inancın verdiği sonsuz mutluluk Ne güzel şey canım kendimi şımartılmış bir bebek gibi hissediyorum

ŞAŞIRDIN DEYİL Mİ KIR ÇİÇEĞİM
Mektubuma geçmiş olsun demekle başlamadım diye belki haklısın öyle olmalıydı ama hastalığına üzüldüğümü söylesem gülersin değilmi Diyeceksin ki elbette üzülüyorsun hemde yüreğindeymişim gibi biliyorum hissediyorum diyeceksin Doğrusun canım sen benden bir parçasın ikimiz artık tek varlık olduk senin hastalığın benim hastalığımdır insan kendi kenine geçmiş olsun diyebilirmi ki bende sana geçmiş olsun diyeyim
Bu onurlu sevgi bedenlerimizi kemirmeye göz diktiyse varsın kemirsin ARTIK bedenlerimizin varlığını göremez olduk çünkü bu sevgi öylesine manevileştiki öylesine tanrılaştıki onun manevi acısı mutluluğu bir birine karıştırdı Acımı çekiyoruz mutlumuyuz cevap vermek bile mümkün deyil iyileşeceksin Biliyorum bunu biliyorumya buna rağmen şimdiden kaldığın o hasteneyi kendime kıble ettim

KUTSAL MABEDİM

Bir cümlede iki defa tarafından anılmak Bu nedir bilirmisin Bunun verdiği duyguyu mutluluğu anlatmak mümkünmü FATOŞUM mümkünmü Nur ol yaramaz kız Nur ol kır çiçeğim Nur ol yürekten dost Nur ol zeytin gözlüm Nur ol Nur ol Nur ooooooL....... Nur ol diyorum ya zaten nursun hemde en kutsalı en gerçeği en yalansızı peki ne diyeyim yüreğim öyle sarhoş ki neyi hissediyorum neyi yazmalıyım bilemiyorum yüreğime soruyorum tek kelime ile cevap veriyor
Daha ne olsun mutluluktan sevinçten çatladım çatlıyacağım diyor sözün kısası deli kız yüreğimde senin gibi laf dinlemez oldu artık

AŞK ÇİÇEĞİM

Seni gezmeyemi gönderdik yoksa aşık olmayamı gönderdik diye alay ediyorlarmış Hani haklarıda yok deyil onlar aşkı tarlaya ekilen mısır sanıyorlar her halde insanlar bu yıl bu tarlaya bu mısırı ekeceğiz diyebilirler Ama yer yüzünde hiç kimse ben şu yaşta şu yerde şu insana aşık olacağım diyememiştir ve de diyemez de onlar haklıdır dedim ya çünkü onlar hayatında ne aşık olmuşlardır nede böylesine yüce bir duygudan bir nebze olsun tatmışlardır Eğer Leyla ile Mecnun Tahir ile Zührenin Kerem ile Aslının Romeo ile Juliyetin aşkına anne ve babaları saygı duysalardı
Onların aşkı binlece yıldan bu yana böylesine dilden dile Nesilden nesile kutsallığını koruyarak yaşamayacaktı Ama ne yalan söyliyeyim sevgili FATOŞUM ben ne mecnun ne Tahir ne kerem nede romeo olmak istiyorum ben sana kavuşmak istiyorum Senin olmak Senin olmak evet senin olmak seninle olmak istiyorum yirmi dört saat seninle olmaktan Ne selam Nede öpücük gönderiyorum benim için sen burdasın orda olan bedenindir
Senin Şerafettinin