Karanlığa düşünce gözlerim fikrime gelirsin yar. Ellerin... ah ellerin yanık buğdaylara benzerdi dolaşırken ellerimde.Bela bu geceler.Belalı düşünceler.Kurulsun sabaha darağaçları şimdi.Boynumda yağlı ilmekle bekleyeyim seni. Tek görgü tanığım yıldızlar olsun gece inerken yüzüme.Sen hangi sevgilinin teninde bayram yeri kurmuşsan kal orda.Alacakaranlıklarda.Dokunma sesime dokunma nefesime.Kal gittiğin yerde.Sensiz de severim ben seni.
Hani sevgi iki yalnızın birbirini selamlamasıydı.Hani sevgi iki yalnızlığın teninin dokunmasıydı.
Yorulmadım seni severken.Parmak uçlarını düşlerken.İçimden dışıma püsküren lavlarım kaldı senden yadigar.Ne güzel anılarım var bilsen.Irmaklara benziyor yüreğim.Her bahar dağlardan besliyor kendini.Yenileniyor aşkla.Sen içimde kaldın sevgili.Uzak mevsimlerin kırağıları yağsa da bedenine, bendesin...Seninle buldum kendimi.Keşfettim içimden geçen denizi.
Büyüdüm seninle.Okyanus oldum.Affetmeyi öğrendim ihanetinde.Gülümsemeyi yalnızlığımda.Yetinmeyi,yetinebilmeyi içimdeki sevgiliyle.Gömdüm seni şiirlerime.Öldürmedim ölümüne. Yoksa yaşar mıydın bedenimde.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman