Sevgili!
Gönlümün dünyasına daldım yine derinden
Kırmızımsı bir hüzün akıyor gözlerimden
Antika halı gibi döşendin yüreğime
Desenin lâle, sümbül, kokunsa gül elime
Yeryüzü mescidinde saf bağlamış çiçekler
Bulutların göğsünden sevdamı içecekler
Her anın soylu nöbet, bitmez uykusuzluğum
Her bakışın rahmettir; beslenir susuzluğum
Dağlar dile gelerek sevdamı haykıracak
Çiçekler filizlenip gözlerinden bakacak
Ruhumdan uçurduğum kuşlar benim takâtim
Yokuşları aşmaya yeter mi ömür vaktim?
Kalbimdedir feryadın, toprağım hüznün sarar
Korkutan dalgaların sahilimi hırpalar
Ay ışığı dolarken karanlık mahzenlere
Gözlerin anlatmalı aşkı semazenlere
Toprağını sarınıp sevdamı bürünmüşüm
Bahar başlangıcında rengarenk görünmüşüm
Bereketi bitmesin sana uzanan elin
Beyaz gül kokusunu taşıyor sevda yelin
Seninle giyinip yüklendiğim kaderdir
Sensiz bütün bir dünyam yollarında hederdir
Gönlümde saklı olan sevdaların anası
Göğümde belirirken vuslatımın dua'sı
Kaf Dağı denen uzağı yakınına getirsem
Görülmemiş rüyalarım gecelerine sersem
Şafak atan sabahın nöbetini beklerim
Dileğim, gecelerde solmasın emeklerim
Sana düşman olanı karanlığa terk etsem
Başındaki yazmanın oyalarında bitsem
Şiirimle tutunduğum vuslatın kapısıdır
Yüreğimden yükselen sevdamın yapısıdır
Boğazım düğümleyen kanayan kelimeler
Kuytularda kalanım, kapanmasın perdeler
Nasıl bir dünya için yandığımı bilensin
Yankılandıkça sesin ruhum aşka bilensin
Unutmadı yüreğim etkileyen nazarı
İçimdeki mahkumum, mısralarım mezarı
Zorlu bir işkencedir korkulu denizlerin
Emir ver, rüzgar dinsin, gülsün artık gözlerin
Çevir bakışlarını kırgın çiçeklerime
Ruhum şenlensin artık, uğra dileklerime
Darağacın gönlümde, yık sehpamı biteyim
Ebedi bir sevdanın sarayından tüteyim
Sevgili! ..
İçimdeki sultansın, fermanın bana ödül
Sarayının adını yazdır o fermana gül.
Kayıt Tarihi : 16.4.2007 11:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (6)