Bugün kendimi çok kötü hissediyordum.Issız adamızda ikimizi biz olarak düşünüyordum;ama sen bizi asla biz olarak düşünemedin sevgili.İkimizin derdi hangimize ait olursa olsun,sevincimiz ortak,kaygımız ortak,canımızı sıkan olay bile ortak olmalıydı.
Ama anladım ki biz seninle bir bütünün parçaları asla olamazdık.Aslında ayrı dünyaların insanıydık.Orhan Veli Kanık üstadın da dediği gibi, sen ciğercinin kedisi,bense sokak kedisi misali asla yollarımız uyuşamazdı.Bir hayaldi gördüğümüz, ya da rüyaydı demekki;ama artık uyanma saati gelmişti.İkimiz içinde en doğrusu ,ayrı istikametlere doğru yönelmekti,ardımıza bile bakmadan 180 derecelik açıyla gitmeliydik.
İlerde bana hak verecek, dua bile edeceksin nazlı gülüm.Ve ben kumsalda bir şarkı tutturmuş,dalga seslerini dinliyordum.Bir yandan da Zeki Müren'in ''Şimdi uzaklardasın,gönül hicranla doldu,hiç ayrılamam derken, kavuşmak hayal oldu,sevda bahçelerinin, çiçekleri hep soldu.'' şarkısını bağıra bağıra dalgalara doğru haykırıyordum.
Anladım ki sevgi yetmiyormuş yar,her derde deva değilmiş.Bizim sevdamız çözümsüz denklemdi.X belli olsa,y belli değildi ,onu bilsek bu sefer z belirsizdi.Ve artık ben son kez bilinmez diyarlara doğru gidiyorum.Artık sevgiye inanmadan yoluma devam edeceğim.Hoşçakal bir tanem,sonsuza dek hoşçakal.
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam