SEVGİ
Tahta çitlerin çevrelediği güzel bir bahçe… Öbek öbek çiçeklerin süslediği tarhlardan yükselen baş döndürücü rayihalar, göz kamaştıran renkler… Katmer katmer güller, dizi dizi sümbüller, asil laleler… Göz kamaştıran renk ve koku cümbüşü… Güneş çiçeklerin gülümseyen yüzlerine olanca sevgisini sunuyor kucak kucak… Sıcacık ısınıyor ve gülümsüyorlar birbirlerine, geriniyorlar rehavetle…
Gür otların gölgesinde boy vermeye çalışıyor minik bir iki yaprak… Yeni açan bir tomurcuk, rüzgâr estikçe eğilen otların arasından, utangaç yüzüyle gülümsüyor. Güneşin, yüzüne değen ışıklarıyla nasıl da mutlu. Kamaşan gözlerini kapatıp, yüzünü çeviriyor bu sıcacık aydınlığa… Yüreğinde tarifsiz bir duygu. Kanatlanma isteği dolduruyor içini kelebekler gibi…
Güneş, bu taze ve utangaç tomurcuğa sevgiyle bakıyor. Göz kırpıyor sevgiyle çapkın çapkın… Küçük menekşenin eflâtun yaprakları mor ipek kadife gibi açılıyor. Masum bir çift göz, utansa da, ona sevgiyle bakan gözlerden bakışlarını ayıramıyor. Tâ ki, rüzgârın kendine getiren esintisiyle sarsılana kadar…
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.