Ben şimdi ne yapacağım
Hangisini seçeceğim
Sende mutluluğu bulup
Tüketecek miyim hepsini
Yoksa saklayacak mıyım, daha güzel günlere?
Bekleyebilecek miyim ben?
Birçok yıl geçecek, biliyorum
Değişeceğiz, ikimiz de
Yılların birikmişliği içime hapsolacak
Sen dışında kalacaksın
Dokunmak isteyeceksin anılara belki
Ama her seferine ardına bakmakla yetineceksin
Söylesene
Neden böyle bir insansın
Seni neden unutamıyorum
Neden sevmeyi bırakamıyorum
Ama şimdi gitmek zorundayım
Üzülmüyorum sanma sakın
Sensiz nasıl geçeceğini almıyor aklım
Nasıl olacak diyorum
Keşke böyle yapmasaydın
Seni affederdim
Ama izi kalacak biliyorum
Yaralarla dolu kalbime bir yenisi eklenecek
Kendime yazık edeceğim
Keşke yapmasaydın
Seni sevebilmeme izin verseydin
Ama nasıl yapacağım şimdi?
Gözlerinin içine baka baka nasıl senden ayrı duracağım?
Kendime yazık edeceğim biliyorum
Korkarım yokluğuna hiç alışamayacağım
Ağlayacağım
Yanımda sen olmayacaksın
Yanında ben olmayacağım
Bana incir çekirdeği kadar değer vermediğin halde
Yanında olamadığım için
Özür dilerim
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!