Dün gece bütün sokakları arşınladım.
Her köşe başında seni düşündüm
Hayalini kurarak yürüdüğüm yollarda Çok üşüdüm
Çok özledim seninle yürümeyi, koşmayı,
Bir sahil kenarında oturup konuşmayı.
Cebimdeki tek resminle avunuyorum
Kaç gecedir yarım yamalak uykulardan uyanıyorum Bitkinliğim uykusuzluktan değil, sensizlikten sevgilim.
Seni çok özledim, Kendime gelemedim.
Duvarları yalanlarla öremedim.
Gözümün önünde dolanan gerçekleri göremedim.
Dökülen yapraklarla acılarımı örtemedim
Xezal olmuş hayatım süzemedim.
Ben senin gibisini gerçekten sevemedim.
Sırtımı bir tren garinin duvarına yasladigimda
Yarım yamalak uykulara daldigimda
Anladım ki sarilmamis yaralarım
Anladım ki kan içinde kalmış şarkılarım.
O yarım yamalak uykudan uyandığımda
Anladım ki sensizim hala yaslandigim duvarın başında.
Bitkinliğim uykusuzluktan değil sevgilim sensizliktenmis.
Burda şimdi baharın tam ortası
Yaşadıklarım sensiz geçen günlerin daha başı
Uykusuzluğum senin suçun değil bu işin daha başlangıcı
Yaslandigim o duvar bana bir dost, bir arkadaş
Sevemedim sevgilim sevemedim senden başka.
Rüzgarda var aslında buranın sokaklarında
Yürümekten kanayan yaralar var bacaklarımda
Benden başka ne kimse var bu yollarda
Nede azalma var acilarimda.
Seni aradım durdum kaçırdığım trenin vagonunda
Sevemedim sevgilim sevemedim senden başka.
Şimdi kaçan trene mi yanayım
Yoksa bitmeyi bilmeyen sensizliğe mi
Bitip tükenmeyen yalnızlıklar mi geliyor
Yoksa senin yokluğunda benim varlığım mı sorgulanıyor.
Sevemedim sevgilim sevemedim senden başka.
Kayıt Tarihi : 13.6.2023 21:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu hikaye İsviçre'ye iltica eden bir Türk'ün işten çıkışta eve giden treni kaçırıp binemeyince sokakta kaldığı gün yazılmıştır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!