Sen hiç sevdiğinin boğazları şişince , onunla birlikte yutkunma zorluğu yaşadın mı.?
Başını koyduğu yastık yastığından bir karış uzaklaştığında telaşa kapıldın mı.?
Basit bir “eline sağlık” cümlesini işitemezken yine de özenli sofralar hazırladın mı.?
Hiç bir özel gününü unutmazken unutulup , en sevmediği yönlerine övgüler yağdırdın mı.?
Haksızken bile sesini yükseltmesine göz yumup , “ çok sever beni çook” avuntularına sarıldın mı.?
Sen hiç yanından iki gün ayrı düşünce özlemden , ömrünün iki yılını uğurladın mı.?
Susuzluğunu nefesiyle, açlığını gözleriyle doyurdun mu.?
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla