Sevdiğim Gelincik Çiçeğim

Gelişine umut bağladığım, gelen ilkbahar’da sana koşacağım
Bilesin! Yüreğimdeki acı sana olan sevdamdandır
Özlemin çeke-çeke, sana kaç kez tükendim
Kaç kez yoruldum, sayısını unuttum
Güneşi, yâri sevdiğim kadar
Ey seni sevdiğim
Dilimin ucunda hep sen olan
Rengi kızıl
Gelişiyle umut dağıtan, narin gelincik
Neyleyim? Her öyküm acıyla dolu
Dünyayı ısıtan
Güneş
Salkım-saçak bulutları dağıtığında
Dağlara bahar düşer düşmez
Gönül tezgâhımda
Sana, en sıcak şiirler dokuyacağım
İlikleri donduran kış gider-gitmez
Seni, seyre dalan kuşlarla
Böceklerle
Kırlara, çayırlara koştuğumda
Seninle yenide doğacağım
Bilinen o ki
Yürekte, her sevdanın ayrı bir yeri var, seninde apayrı
Çünkü çok seviyorum seni, cücüğünü sevdiğim kuru soğan gibi

Lâle, sümbül, mor menekşeler, beyaz duvaklı papatyalar arasında
Güzelliğine, narinliğine koştuğumda
Biriken dertlerimi
Dört bir yana savuracağım
Gücük ayazını
Zemheri soğuğunu unutup
Dudağında çiçekler açan
Kara toprağı öpeceğim
Güneş’in altında
Yanakları kızıllaşan al gelinciğim
Senin hatırına her çiçeğe sarılacağım
Orkide’yi
Lavanta’yı
Diğerlerini de sen sayarak
Rüzgârın esintisine karşın kol-kanat açıp sana siper olacağım

Mehmet Çobanoğlu
19.02.2019
İstanbul