Sevdanın Dorukları… (Denemelerim) Suat T ...

Suat Tutak
256

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Sevdanın Dorukları… (Denemelerim) Suat Tutak

Alışık değilsin belki bu çıplak sözlere. Amma çıplak sevdayı, örtülü sözlerle anlatamam ki. Sözlerim sevdanın saflığını anlatıyor. Onun için tüm çıplaklığı ile sana aktarıyorum duygularımı… Bu anlatımın başka türlüsü yok. Konu sevda ise, aşk ise anlatımı bu… Böyle olmalı. Biraz müstehcen oluyor. Olmak zorunda. Olacak da güzelim.
Buna alışmalısın. Yok, başka anlatım yolu… Senin için aklımdan geçenleri kelimelere bir dökebilsem. İnan her şeyi olduğu yerde bırakır gelirsin… Ve ben bile, sana engel olamam. Seni o derece bir sevda ile seviyorum. Bunu sana defalarca söyledim. Fakat hayatın önümüze çıkardığı ortak engellerimiz var. Normal şartlarda o ortak engeli veya engelleri aşmamız zor. Belki de imkânsız. Ama sevdamız bu engelleri çoktan aşmış durumda. Sanki engellerle dolu denizi, usta bir yüzücü gibi geçmiş, azgın ve büyük dalgaları aşıp, karşı adaya çıkmış, oradan bize ve dünyaya el sallıyor.
Neden böyle bir kutsal sevdayı ortada bırakalım, kaderine terk edelim. Bu Allah’tan reva mı? En büyük haksızlık olmaz mı? Öyle ise gel sevdamıza sahip çıkalım. Aşkımıza ömrümüzü adayalım. Bize yakışan da bu… Düşünelim birlikte, bizleri birleştirmeyi dilemeseydi yaratan Al-lah, şu veya bu sebeple tanıştırır da, bir araya getirir miydi? Tanışıp dost olmamızı sağlar mıydı? Bu aşka izin verir miydi? Bu denli büyük sevda ile birbirimizi sevmeyi nasip eder miydi? Hayır… Hiç sanmıyorum. Öyle ise kendiliğinden oluşan bu şartların meyvesi olan aşk bence kutsal bir yazgı… Buna inanmak gerek. Ben şahsen inanıyorum. Daha da ileri gidiyor ve bu Allah’ın bir mucizesi, diyorum. Yoksa sen orada, ben bu küçük ilçede ömrümüzün yarısından fazlasını geçirip, 2/3 ‘nü doldurup yaşamışız. Allah dileseydi karşılaşmazdık. Tanışmazdık. Bu sevda da doğmazdı. Demek oluyor ki bunda ilahi bir pay ve emri ilahi gücü var… Öyle ise, yaşamaya devam diyorum.
Zor olacak belki ama yapmamız gereken her şeyi, olayları zamanın akışına, Allah’ın takdirine bırakmak ve de sabretmek. Sabır, sabır, sabır… Ya sabır. İşte doğru yol bu. Yapmamız gereken de bence bu. Şimdi oturduğun yerde sırtını dayayacağın bir yer varsa, sırtını geriye doğru yasla. Oraya dayan. Söylediklerimi şöyle bir aklından geçir ve. Sentezini yap. Böl, parçala sonra tekrar topla… Parçalarını birleştir. Mantık süzgecinden geçir ve kabinde beklet. Sonra o duygularınla da bir harman yap ve düşünerek değerlendir. Sen de, sağlıklı bir sonuca varacaksın.
İşte o zaman uykusuz geçen gecelere üzüleceksin. Balon gibi şişmiş gözlerle vardığın sabahlara pişman olacaksın. Aklının ve kalbinin ortak kararının doğru olduğunu göreceksin. Belki de günler, haftalar, aylar boyu ilk defa güzel, sakin, deliksiz bir uyku uyuyacaksın. Belki kendini bir deniz sahilinde, sevdamızla birlikte baş başa bulacaksın…
İşte o an sevdanın yüceliğini bir kez daha yaşayacaksın. Çünkü o an yanında ben olacağım… Belki başımı göğsüne, belki de dizlerine koyup, sana aşkımızı fısıldıyor olacağım…
O gecenin sabahında uyanmayı, bir hayal eder misin? O mutlulu-ğu, yüce sevdamızı… Şimdi masal gelen bu aşkın hayali o gün gerçekle-şecek. Sen bana “ Halıymışsın, canımsın” derken, bende senin kulağı-na “Demiştim…” diyeceğim.
Dudaklar birbirini bulurken gerçekleşen hayalimizi birlikte yaşaya-cağız… Sevdanın doruklarına yükseleceğiz el ele, göz göze… Özlemi-miz de bu değil mi?

Suat Tutak
Kayıt Tarihi : 4.10.2008 16:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Suat Tutak