Hep bilinmeyenlere açtık yürek yelkenlerimizi
Geleceğe köstekli saatlerdi kolumuza taktığımız
Biraz acı, biraz umut ve ağıtla yoğruldu kanımız
Bıçkın çıraklardık yaşamın kirli kamarasında.
Sönük lambalarla yolumuz açık olsun istedik
Kör kuyulardan kovalarca sular çektik sabırsız
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim